1800 yıllardaki sanayi devrimi ile birlikte birçok alanda yeni ürünler geliştirildi. Ürünlerin üretiminde kolay, seri olarak ucuz üretilmesi hep ön planda olmuştur. Tabii ki bu süreçte bilim, mucitlik, ar-ge çalışmaları da hep ön planda yer aldı.
Günümüzde tıp alanında ciddi gelişmeler yaşanıyor, fakat hastalıkların artışında da önemli artışlar yaşanmaktadır. Çevremizde artan kanser, şeker hastalıkların sebepleri nedenleri nelerdir? Hiç düşündük mü?
Geleceğin ürünü olarak gösterilen ve 1980'li yıllardan itibaren ucuz olarak kullan at mantığıyla kullanımı yaygınlaşan naylon torba ve plastik şişeler maalesef çevreyi kirletmesi ile birlikte hastalık saçıyor.
1- Naylon Poşetler
Kanser vakalarındaki artışın en büyük sorumlularından biri naylon poşetlerdir. Isıya veya güneşe maruz kaldıklarında bileşimindeki maddeler çözünerek kansere neden oluyor.
Doğaya atılan naylon poşetler nedeniyle yunus, fok, balina, deniz kaplumbağaları gibi hayvanlar denize atılan poşetleri yiyecek sanıp yerler ve sindirim sistemlerinde bozulmalara yol açarak ölmelerine neden olur.
Kimyasal maddeler içeren naylon poşetler, özellikle siyah olanlar, sadece toprağa değil, içlerine konulan sebze ve meyveler aracılığıyla insan sağlığına da zarar verebilirler. Özellikle incir, üzüm, çilek gibi poşetle temasta olabilen meyveler bu poşetlerde taşınmamalıdır.
Naylon poşetler doğada bozulmaya başladıklarında çevreye zararlı kimyasal maddeler yayar ve bu maddeler toprağa, suya karışarak besin zincirimizi yavaş yavaş kirletir.
Dünya'da her saniye 160.000 adet plastik poşet kullanılıyor, bu poşetlerin %99'u geri dönüştürülemiyor. Plastik poşetler toprağa karışsa da, parçalara bölünse de çevreye zarar vermeye devam ediyor. Mikro parçacıklara bölünen poşetler temiz bir görünüm verse de, doğayı her dakika kirletiyor.
Naylon poşetler şeffaf oldukları için, tıpkı bir sera gibi ısıyı emerek orman yangınlarına neden olabilir.
2- Plastik şişeler
Plastik şişeler polietilen tereftalat (PET) içerir. Peki bu tam olarak nedir? Bu bir polimerdir ve bazı çalışmalara göre suyu zehirler.
Ftalat: Bu bileşen plastiği esnek hale getirir. Yüksek oranda tüketildiğinde insanlara zararlıdır, endokrin problemlerine (guatr, şeker hastalıkları gibi) yol açabilir. Ayrıca bu bileşenin tüm plastik şişelerde bulunduğunu unutmayın.
Antimon: Bu PET'in en ana katalizörüdür. Sağlığa zararlı mıdır? Elbette zararlıdır! Kanser ve solunum yolu hastalıklarına yol açabilir. Sağlık uzmanları bir plastik şişede bu maddenin ne kadar bulunabileceğine dair sınırlandırmalar getirmişlerdir ancak bu limit olması gerekenden azdır. Ama biraz içiniz rahat olsun çünkü WHO bu standartların yerine getirilmesini garantiliyor.
Formoldehit ve asetaldehid: Bu bileşenler şişelenmiş suyun bazen plastik tadına sahip olmasına sebeptir. Uzmanlar şişe güneşe maruz kaldığında bileşenlerin suya karıştığını söylüyor. Bu yüzden bu konuya çok dikkat etmek gerekir. Çok kullanılmayan PET şişeler daha az formolhedit ve asetaldehid oranına sahiptir.
PET sağlığınız için zararlı mıdır? Ortaya görünürde kesin bir kanıt konmuş değildir. Fakat plastik endüstrisinin bu konuda gizleme çalışmaları yaptığı da iddia edilmektedir. Sağlık uzmanları standartların yerine getirilmesi ve bu maddelerin suya karışmaması halinde çok fazla zararlı olmayacağını söylüyorlar.
Çevre kirliliği açısından geri dönüşüm çalışmaları son yıllarda ciddi çalışmalar yapılmaktadır. Fakat halkımızın çoğunluğu özellikle bir kullanımlık olarak üretilen 5 lt'lik pet şişeleri defalarca kullanmıyor mu? Geri dönüşüm derken bu şişelerin uygun olmayan şekilde defalarca kullanılması insan sağlığını etkilemektedir.
Geri dönüşümün birinci adımı çöp üretmemektir. Yani naylon poşet ve plastik şişe kullanımının azaltılması birincil hedef olmalıdır. Bu konuda acilen halkımızı bilgilendirme çalışmaları sivil toplum kuruluşlarıyla birlikte kamu kuruluşlarımızda çalışmalar yapmalıdır.
Mucitlik insan hayatını kolaylaştırıcı çalışmalar yaparken insan sağlığını korumakta birinci hedefi olmalıdır. Naylon poşet ve plastik şişeyi bulan mucitler, insanlığın geleceğini karartmışlardır.