Stres çağımızda oldukça sık rastlanan bir kavram olsa da yeni değildir. Geçmişte insanlar için korunmak, barınmak, açlık gibi fizyolojik etkenler stres kaynağı olarak hissediliyordu. Kısaca geçmişte stresi doğa kaynakları oluştururken bugün insan stres kaynağını kendi eliyle yaratmaktadır. İnsana yaşamda stresi yaşatan durumları belli başlıklarda toplamak mümkündür. Fiziksel çevre, iş hayatı ve psiko-sosyal özellikler başlık olarak sayılabilir.
Fiziksel çevreden kaynaklanan etkenler: Trafik, şehir hayatı, hava olayları, doğal afetler, gürültülü ve kalabalık şehirler, kısıtlı imkana sahip şehirler vb.
İş yaşamından kaynaklanan etkenler:İş yükünün fazla olması, sorumlu olunan alanın belirsizliği, vardiyalı ya da gece dönemi çalışma, mobbing, çok hafif bir iş, sorumluluk alamama, beklenen terfinin elde edilememesi, karar vermenin güç olduğu bir iş alanı, sosyal hayata dahil olmayı engelleyen bir işe sahip olmak vb.
Psiko- sosyal özelliklerden kaynaklanan etkenler:Kişilik özelliklerden kaynaklı olarak insan yaşamına etki eden stres kaynakları bu etkenler arasında sayılabilir. Bunlar günlük ve gelişimler streslere ek olarak hayat krizleri olarak ifade edilebilir.
Günlük Stresler:Günlük hayatın içinde her an karşılaşılabilecek basit olaylar zinciri olarak görülmektedir. Her ne kadar sık rastlanan olaylar basit gibi görülse de yarattığı stres günlük rutinin diğer parçalarına engel olabilir. Kişinin duygu durumunu ileri derecede etkileyebilir. Çeşitli durumlar ve çeşitli olaylar karşısında kişilerin çelişen ihtiyaçları ve amaçları doğrultusunda ortaya çıkmaktadır. İhtiyaç karşılanmadıkça stres düzeyi de artacaktır. Toplantıya yetişmek amacıyla çıkılan bir yolda karşılaşılan trafik, acil ödeme gerektiren bir durum için beklenilen bankamatik kuyruğunun uzunluğu, davet sofrası için hazırlanan yemek esnasında yaşanan elektrik kesintisi birer örnektir. Trafik, bankamatik kuyruğu, elektrik kesintisi yaşamda sıkça yaşanan olgulardır. İnsan hayatı için basit görünen bu örnekler, içinde olunan durumlar karşısında bireyler için önemli bir stres kaynağı haline gelmektedir. Her bireyin yaşamdaki esneklik düzeyi farklı olduğu için stres düzeyleri de değişkenlik gösterecektir. Olayın kendiyle sınırlı görülebilecek bu stres faktörlerinden bireyin kendisini koruması şarttır. Başı ve sonu belli kısa bir zaman dilimiyle sınırlı olan günlük stresler hayatın bütününü etkileyecek düzeyde değildir.
Gelişimsel Stresler:Gelişim dönemlerine bağlı olarak belirli yaş dönemlerinde ortaya çıkan streslerdir. Çocuk ya da yetişkin olmak fark etmeksizin kronolojik yaş durumuna göre ortaya çıkmaktadır. Bireylerin gelişimsel dönemlerini sağlıklı ve başarılı bir şekilde atlatamaması stres verici etkenler olarak ortaya çıkmaktadır. Özellikle çocukluk dönemindeki gelişim görevlerinde takılmaların olması ileriki yaşlarsa strese karşı esnekliğin azalmasına daha doğrusu stres faktörlerine daha açık olmaya neden olabilir. Gelişim dönemlerini başarıyla tamamlayan bir çocuk için ise özgüven ve stresle başa çıkma becerisini kazanmak kolaylaşacaktır. Çocukluk döneminde ebeveynler tarafından özgüven desteğinin sağlanması oldukça önemlidir. Gelişim dönemleri krizleri fizyolojik, psikolojik ve sosyal gelişimleri kapsayan çeşitliliğe sahiptir. İlk çocukluk için başarı, ergenlik için özgüven, yetişkinlik için üretken olmak vb. örnekler verilebilir. Sosyal alandan örnek vermek gerekirse bir çocuğun okula başlamasıyla bir yetişkinin iş hayatına alışma süreci benzer stres kaynağıdır.
Hayat Krizleri:Bu başlıkta yer alanlar ise insan hayatına şekil veren hatta tamamen değişim sağlayan stres etkenleridir. Yaşamsal bir tehlike bulunduran bir hastalığa sahip olmak, evlilik, meslek değişimi, şehir değişikliği, çocuk sahibi olmak, yas sürecini içeren kayıplar yaşamak, iş ya da yüklü bir maddiyat kaybı, bağımlılıkla mücadele hayat krizlerine örnek olarak gösterilebilir. Kısaca bireyin hayatına dair oluşturduğu kalıbın değişime uğramasıyla ilgilidir. Bu değişimler karşısında bireyin stresle mücadele etme süreci devam ederken çevresi için de stres kaynağı olabilir.
Tüm bu stres faktörleri hayatın akışında olan doğal durumlar olsa da insanı derinden etkileyebilmektedir. Yaşamda var olanı kabul edebilmek, mücadele gösterebilmek zorlayıcı gelebilir. Bu durumda yalnız mücadele etmek yerine profesyonel bir destek almayı deneyebilirsiniz.