Her insanın kendine münhasır bir tarzı vardır. Bu nedenle insanlar ancak birbirleriyle iletişim kurduklarında, anılar yaşandıklarında birbirlerini daha objektif olarak tanıma imkânına erişirler. Bu bağlamda 27.06.2024 günü Hakkın rahmetine kavuşan, özelde mahallemizin genelde Osmancık ilçesinin kıymetli değerlerinden olan merhum Avukat Osman Nuri Dinçer Bey'den vefa adına bir nebze bahsetmek itiyorum.
Osmancık Gemici Mahallesinden, merhum Ahmet Dinçer'in oğlu, merhum Diş Doktoru Turhan Dinçer'in ağabeyi, Emekli Avukat Cevdet Saracer'in kayınbiraderi, Aycan Saracer'in kardeşi, Meral Dinçer'in eşidir. Aslen Tokatlı olup babasının memuriyeti dolaysıyla Osmancık'a yerleşmişler diye biliyorum.
Osman Beyin babası merhum Ahmet Dinçer Bey titiz bir adamdı. Çarşıda ziraat ürünleri üzerine dükkânı vardı. Her öğle vakti 12.00-13.30 arası dükkânı mutlaka kapatır, -galiba memuriyet alışkanlığı- kolunun altına gazetesini alır, öğle yemeğine yürüyerek evine giderdi. Ekmeğini de bizim bakkaldan alırdı. Merhum Ahmet Beyin bazı çalışkan öğrencilere burs verdiğini duyuyorduk. Bunlardan bir tanesini yanına çağırır. ''Evladım, duydum ki sen daha öğrenci iken kendine denk olmayan -okula hiç gitmemiş- bir hanım kızla nişanlanacakmışsın. Yarın sen okulu bitirip yüksek kademeye gelirsen aranızda eksiklikler oluşmaya başlar. Çevren değişir de belki beğenmeyeceğin tutar. Sonra da de kızcağıza yazık edersin…'' diye nasihate devam eder. Bakar ki söz dinlemiyor o zaman da burs vermeyi bırakır. (anlatmıştı)
Osman Bey her ne kadar titiz bir avukat olsa da insanlar onu daha çok ziraat alanında ilçeye kazandırdığı yeniliklerle tanır. Örneğin 60 farklı üzüm çeşidini ilçeye kazandıran, çeşitli meyveleri yetiştirerek ve normalden fazla ürün elde ederek insanların dikkatini çeken o dur. Dolayısıyla Osman Beyin kaybı ilçe için çok büyük eksikliktir. ''Ya git de bilem kıymeti / Ya öl de bilem kıymeti / Asıl olan yaşarken bilmektir kadri kıymeti'' sırrınca yokluğu daima hissedilecektir.
Osman Bey, ekseriya takım elbise giyer. Kravatını takardı.  Ben bildim bileli de galiba aynı Mercedes arabayı kullanıyordu. 
Sene 1990 düğünüm olacak. Davetiye dağıtıyorum. Mahallemizin büyüğü olarak yolda görünce Osman Beye de davetiye verdim. Birebir tanışmıyoruz. Düğünüme geleceğini de düşünmüyorum. Bir baktım ki Osman Bey yemeğe gelmiş. Çok mutlu oldum. Birde zarfa 20 TL  (şimdiki değeriyle 2,5 çeyrek) koymuş.  Ondan sonra daha da saygı duymaya, gördüğümde selamsız geçmemeye başladım.
Osman Bey, bayramlarda evine el öpmeye gelen çocuklara peçete içerisinde bayram harçlığı verirmiş. Geçen bir yakınımın anlatımı, 'şimdiki para ile 200-300 TL'den az olmazdı. Bizde çok sevinirdik'' diyor. 
Osman Bey, avukatlık bürosunu kapattığı zaman bizim köyden biri '' Abi, burayı bana kiraya ver. Kahvane yapayım'' deyince, ''Tamam, kira falan istemiyorum ama tek şartım var. Buraya köylüler gelince torbada soğan koydurmayacaksın'' der. Arkadaşta ''abi ben nasıl takip edeyim, vatandaşın torbasını'' deyince, geldiğimde soğan kokusu hissedersem, hemen kapı önüne bırakırım'' der. Meğer merhumu soğan kokusu çok rahatsız edermiş. Hatta rivayettir ki, imkânı olmasına rağmen apartmanlarda soğan kokusu gelir de rahatsız olurum diye bahçesinde ki eski evinde ikamet edermiş.
Merhum Osman Nuri Dinçer Bey 28.6.2024 Cuma günü Osmancık Beylerçelebi Camii'nde kılınan cenaze namazından sonra Asrı Mezarlığa defnedildi. Merhuma Allah'tan rahmet, sevenlerine sabrı cemil diliyorum.
Osman Bey için sosyal medyada yaptığım vefat ve ruhuna bir Fatiha paylaşımım da anında 5000 üzerinde tıklandı. Muhtemel ki Fatiha ikram edildi. Sahi kazanan kim oldu. Elbette Osman Bey oldu… Yeni değerlerin çıkması ümidiyle…
TAVSİYE: 50 yılın birikimi olan, muhtevasında 660 adet farklı nükteli nasihatin yer aldığı Mahirane Söylemler ve -hikâyeden şiire sızan- Susamak, Depremle Yaşamak ve Kazalar geliyorum Demez kitaplarımı mutlaka okumanızı ve evlatlarınıza okutmanızı samimi olarak tavsiye ediyorum. 536 5681141 No.lu telefondan iletişime geçerek,  (150 TL) benden imzalı olarak temin edebilirsiniz.