ZORUNA GİDENİN...
Rıdvan Dilmen, Aydın Nazilli'li.
Bünyamin Gezer, Amasyalı.
Biri eski futbolcu, diğeri hakem.
Bu aralar ortak özellikleri Ahlatcı Çorum FK ile ilgili olumsuz yorum yapmak.
Neymiş efendim, hakemler bizi kayırıyormuş.
Aşırı inandırıcı gerçekten.
Çok inandık.
Topladığımız 45 puanın hepsi hakem hediyesi.
Bizimkiler aslında 3. Lig futbolcusu.
Bakmayın siz 45 puanla Play-Off potasında olduğumuza.
Hakemler verdi dedik ya hepsini.
Hatta TFF'de karar alınmış.
Biz kesin üçüncü olacakmışız.
Bu iki Eyüp'lü olmayan tuhaf tiplere şunu demek isterim.
Ne içiyorsanız hemen bırakın.
Ne yiyorsanız hemen vazgeçin.
Çünkü yaramamış belli.
Ülkede lobisi en zayıf il biziz.
Bir de anlamadığım bir şey daha var.
Bu tuhaf tipler neden hep, "Zengin" kulüp başkanlarını tanıyor?
Neden hep Anadolu takımlarına düşmanlık besliyorlar?
Napolyon ne demiş?
"Ağle ağle inecek var"
Bir de Bodrum sevdalısı vardı.
Ahmet Çakar mı ne?
İşin tuhaf tarafı o da İstanbullu.
Ancak Eyüp'le ilgili yorum yapmıyor.
Üçünüze birden bir şey demek istiyorum.
Bizim buralarda bir söz var.
Zoruna gidenin, akbili bitsin.
Aslında öyle değil de.
Neyse bu kadar yeter size.
Allah gözünüzü doyursun.
Anadolu'da bir yerde kendi halinde yaşayan insanları tahrik etmek hoşunuza mı gidiyor?
Yapmayın, Nazilliliyken ben "Sarıyerliyim" demeyin.
Kefenin cebi de yok...
MUTLU SON
Ahlatcı Çorum FK, Manisa FK'yı kötü başladığı maç sonunda bir güzel yendi.
İlk 8 dakikada 2-0 mağlup duruma düşen Çorum FK, 90 dakika sonunda gülen taraf oldu.
Ne olduğunu anlamadığımız ilk 8 dakika sonrası, Ahlatcı Çorum Fk'nın ne olduğunu çok iyi anladık.
Geçen hafta kazanılan Eyüp maçının öneminin ardından bu maçı kazanmak çok daha fazla önem arz ediyordu. Baştan beri söylediğim gibi bu ligde dengeler haftalık değişiyor.
Dengeyi değiştirmek sahaya çıkan takımların elinde aslında.
Tıpkı 2 hafta içerisinde gelen 6 puan gibi.
Alacağımız her puan bizi bambaşka hedeflere taşıyacak gibi duruyor.
Şimdi önümüzde bir birinden zorlu maçlar bizi bekliyor.
Önemli olan burayı maksimum puanla geçirmek.
Üçüncü goldeki hatalarımızı minimuma indirmemiz de şart.
Böylesi güzel be galibiyetten sonra o gole takılacak değilim tabi.
Ancak olmasa daha iyi.
Sonuçta atılan her gol ne kadar mutluluk veriyorsa, yenilen her gol de bir o kadar moral bozuyor.
Manisa mesir macununu 4 kez ısıran Ahlatcı Çorum FK, Manisa'nın leblebi keyfini boğazına düğümledi.
Manisa'daki maçta da kendi attığımız gole sevinirken kalemizde golü görmüştük.
Kısaca onlardan, "Sevinci kursağında bırakma" alacağımız vardı.
Bunu da tahsil ettik, emeği geçen herkese kendi adıma teşekkür ediyorum.
Kazanmak güzel, ancak biten bir şey yok.
Hatta böyle devam ederse başlayacak çok şeyler olacak gibi duruyor.
Kazanmak güzel, 3 puan güzel, mevsiminde yağmur daha da güzel.
ÖNCELİĞİNİZ ÇORUM FK OLSUN
Ben genelde Ahlatcı Çorum FK ile yazılar yazarım.
Arada rotam farklı konulara sapar.
Bugün farklı konu rotam Çorum'da futbol altyapısı.
Sevgili sporcu velileri, bu konuda önceliğiniz şehrimizin tek profesyonel takımı olan Ahlatcı Çorum FK, olsun bence.
Çünkü Ahlatcı Çorum FK altyapı takımları, Gelişim Ligleri'nde mücadele ediyor.
Bu ne mi demek?
Yerel liglerdeki bir genç 5-6 maçla sezonu tamamlıyor.
Zaten her yaş grubunda yarışmacı 2 takım oluyor.
En fazla il şampiyonluğu, bilemedin 1 ya da 2 Türkiye genelinde grup geçip sezonu tamamlıyor.
Peki, Ahlatcı Çorum FK'da durum ne?
Her şeyden önce profesyonellik adına ilk adımlar burada başlıyor.
Toplu seyahat, toplu yemek yeme kültürü, kalınan otellerde toplu hareket etme alışkanlığı.
Kendileriyle gitmediğim yaş grubu kalmadı.
Sistemin nasıl olduğunu bilerek yazıyorum bu satırları.
Altyapının başındaki Salih Öztürk ağabey başta olmak üzere en genç antrenöre kadar hepsi en iyisinin olması için uğraş veriyor.
Ahlatcı Çorum FK ile ilgili en çok söylenen söz şu, "Onlar dışarıdan futbolcu getiriyor"
Bunları bilinçli olarak piyasada dillendirenlere şunu sormak istiyorum.
Siz Konyaspor altyapısında Konyalı sporcu sayısının yüzde kaça denk geldiğini biliyor musunuz?
Ben size söyleyim mi?
%4 evet sadece %4...
Başka türlü nasıl yarışmacı olunur bilemiyorum.
Bir başka sorunda şu anladığım kadarıyla.
Ahlatcı Çorum FK, yerel ligden bir isme talip olduğunda bazıları işin olmaması adına fahiş rakamlar çekiyormuş.
Sevgili veliler, siz beni dinleyin bu konuda.
Ahlatcı Çorum FK'da bir çocuk ülkenin çeşitli illerine giderek en az 20 maçta forma giyebilir.
Kandıralı sen bu yazımdan da rahatsız oldun değil mi?
Yine salak salak şeyler yazmış mı diyeceksin?
Ve bunları yazdığım için kaç lira aldığımı mı kafana takıyorsun?
Söyleyim, 78.887.87 lira.
Ne oldu zoruna mı gitti?
Grup şampiyonu olan Ahlatcı Çorum FK U17 takımını tebrik ederim.
Grup maçlarında nasip olursa yanlarında olacağımın bilinmesini isterim.
Hadi bu yazının tebrik etme kısmı da benden olsun.
Onun için de para almayalım artık canım.
Unutmayın, öncelik Ahlatcı Çorum FK'dan yana olmalı...
ÜZÜLMEK YOK ALİ
Ahlatcı Çorum FK kalecisi Ali, Manisa maçında talihsiz bir gol yedi.
Olabilir, bundan çok daha talihsiz goller yiyen kalecilerle dolu dünya.
Biz senin tecrübene güveniyoruz.
Bugün bu şehrin takımı 1. Lig'deyse bunda senin payın en üst düzeyde.
Bu maç özelinde üzülmene hiç gerek yok.
Dedim ya biz senin tecrübene ve beyefendiliğine güveniyoruz.
ÇAMAŞIR MAKİNESİ Mİ?
Thomas, kimilerine göre ülkesine dönmeli.
Kimilerine göre bu takımın golcüsü değil.
Kimilerine göre de gol makinesi değil de çamaşır makinesi.
Bir insan için çamaşır makinesi gibi bir yaklaşım nasıl yapılır bilmiyorum.
Ancak bir bildiğim bir şey var o da, Thomas komple bir futbolcu.
Topsuz alanlarda da ilerlerse bazıları ne demek istediğimi anlayacaklar.
Kandıralı iyi oku bak yazdığımı.
"TOPSUZ" oyunlarda da izleyin Hollanda'lı golcüyü.