Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Çorum Milletvekili Mehmet Tahtasız, TBMM Genel Kurulu’nda gündem dışı söz alarak Çorum’un sorunlarını dile getirdi.
Sözlerine Öğretmenler Günü'nü kutlayarak başlayan CHP Çorum Milletvekili Mehmet Tahtasız, “Başta Başöğretmenimiz Mustafa Kemal Atatürk'ü ve Çorumlu şehit öğretmenimiz Şenay Aybüke Yalçın gibi şehit edilmiş ve ebediyete intikal etmiş tüm öğretmenlerimizi rahmetle anıyorum. Büyük bir özveriyle görev yapan öğretmenlerimizin de Öğretmenler Günü'nü kutluyorum. Öğretmenlerimizin kutlama yaptığı günler çok geride kaldı” dedi.
“600 bine yakın öğretmen atama bekliyor, mutsuzlar. Peki, çalışan öğretmenler? Maalesef onlar da mutsuz. Aldığı maaşla geçinemiyor, emekli olsa ikramiyesiyle bir ev dâhi alamıyor. Oysa cumhuriyetimizin 100'üncü yılında en mutlu kesim öğretmenlerimiz olmalıydı” diyen CHP Çorum Milletvekili Mehmet Tahtasız,
“Bu sıralarda oturan her birimizin eseri bir öğretmen yetiştirdi bizleri. Atatürk'ün bir sözü var: "Unutmayınız ki Cumhurbaşkanı bile sınıfta öğretmenlerden sonra gelir." Onlara karşı hiçbir sorumluluk hissetmiyorsunuz. Öğretmenlerimizin gününü kutlayacaksınız, onların yaşam standartlarını yükseltmemiz lazım. Her yıl 24 Kasım Öğretmenler Günü'nde birer maaş ikramiye verelim. Cumhuriyetin 100'üncü yılında mülakatsız en az 100 bin öğretmen ataması yapmalıyız. Ücretli-sözleşmeli öğretmenliğe son verelim. Öğretmenlere biraz saygınız, biraz sevginiz varsa bunları birlikte yapalım” ifadelerini kullandı.
Milletvekili seçileli tam altı ay olduğunu ve bu süre zarfında Çorum'un sorunlarını, yarım kalan projeleri defalarca anlattığını fakat bir kısmı hayata geçirilmek için ihalesi yapıldığını ancak Çorum'un dağlar kadar sorunu olduğunu kaydeden Milletvekili Mehmet Tahtasız sözlerine şöyle devam etti:
“Çorum bir sanayi kenti, Çorum Türkiye genelinde en çok ihracat yapan 13'üncü il, bölgesinde ise 1'inci sırada ama Çorum maalesef devlet yatırımlarından yeterli kadar yararlanamadı. AKP iktidarı ve boyunca 25 milyarlık yatırım yapıldığı öne sürülse de AKP iktidarında Çorum'da devletin açtığı bir tek fabrika yok. Çorum'da 2 tane devlet yatırımı vardı, biri şeker fabrikası özelleştirildi, çimento fabrikası başka bir ile taşındı. Çorum'un iş insanı, esnafı, çiftçisi, ticaretle uğraşanı devletten çok şey istemiyor; devletten ne istiyor? Dünyayla yarışabilmek için demir yolu istiyor, söz verileli yıllar oldu, ihalesi dahi yapılmadı; havaalanı istiyor, temeli atılalı yirmi beş yıl oldu, çürümeye terk edildi; yarım kalmış ilçe yollarının, Kırkdilim Tüneli'nin tamamlanması istiyor; kuzey ve güney çevre yolunun acilen ihtiyaç olduğunu ve buranın bir an önce planlamasını istiyor. Sanayi bölgesi Çorum'da organize sanayi bölgesinde yatırım yapılacak yer kalmadı, yatırımcılar başka illere yönelmek zorunda. Sanayicimiz sizin kösteklerinize rağmen kabına sığmıyor, yeni organize sanayi bölgesi istiyor. Esnafımız 9000 prim günün 7200 güne düşmesini istiyor. Staj ve emeklilik mağdurları hakkını istiyor. Kısacası, iş insanlarımız, esnafımız devlete sağladığı katkının karşılığını geri istiyor.
Ekonomi kötü, piyasalar durgun, insanlarımız mutsuz çünkü iktidar, sadece kendi yandaşlarını mutlu ediyor, halkımızın sırtına binmiş, sağa sola caka satıyor. 5'li çeteler, kara paracılar, uyuşturucu baronları cebine doldura dursun, onlara göz yumulsun ama gariban halkımız markete giremiyor, pazar arabasını dolduramıyor, kirasını ödeyemiyor, ay sonunu getiremiyor, seyahat ederken zorlanıyor, tatil dahi yapamıyor, hastanelerden sıra alamıyor, ilçelerimizde genel cerrah olmadığı için çocuklarını sünnet dahi ettiremiyor. Hastalarımız uzman doktor bulamıyor, var olan doktorlarımız da istifa edip özel hastanelere geçiyor. Sağlıkta onca sorunumuz varken siyasi anlaşmazlıklar nedeniyle İl Sağlık Müdürümüz dahi atanamıyor. Tıp öğrencilerimiz liseden bozma binalarda eğitim öğretim görüyor. Tıp fakültesi için ayrılan 600 dönümlük güney kampüsü arazisi yatıyor, iktidar bakıyor. Mezun gençlerimiz atanamıyor. Emeklilerimiz yıllardır hayalini kurdukları TOKİ evlerine bir türlü kavuşamıyor. Yedi yıl sonra evin anahtarını verdiniz fakat evlerin sorunu hiç bitmiyor, TOKİ mağdurları sizden sorunların giderilmesini talep ediyor. Çiftçimiz tarlasını ekemiyor. Kızılırmak akıyor, Çorumlu çiftçimiz bakıyor, ektiğini dahi değerinde satamıyor. Bu da yetmezmiş gibi ÇKS kaydı olduğu için 5 bin TL emekli ikramiyesinden mahrum bırakılıyor. Çorum halkı artan asayiş olaylarından dolayı ailesiyle sokağa çıkamaz hâle geldi. Polisimiz özveriyle çalışıyor. AKP iktidarı söz verdiği hâlde polis moral eğitim merkezi ve Bahçelievler Polis Karakolumuzun ihalesi dahi yapılmadı. Alacahöyük, Hattuşa, Şapinuva gibi dünyaca ünlü turizm bölgelerimiz ilgi bekliyor. Yedi bin beş yüz yıllık tarihi olan kentimizde etnoğrafya müzesi yok. Ören yerleri için söz verilen ring yolları maalesef yok. Alacahöyük Hitit Barajı'na yapılan tesisler kaderine terk edildi, çürüyor. Aşdağul'da, Laçin'de kapatılan yatılı bölge okullarımız maalesef çürüyor. Ne acemi birliği geldi ne de söz verdiğiniz hiçbir yatırım gelmedi. Sözün özü, Çorum'umuzu göç veren değil göç alan, yaşanabilir bir kent misyonuna taşımak için, sürdürülebilir sosyoekonomik gelişmesini sağlamak için ilimizin tüm kesimlerini birlikte çalışmaya davet ediyorum.”