Gazetemiz spor yazarlarından Ali Atan Çorum FK-Gençlerbirlliği maçını değerlendirdi.
Çorum FK Kulüp Başkanı Oğuzhan Yalçın'ın Gençlerbirliği maçında yanlız otururken objektiflere yansıyan fotoğraf karesini değerlendiren Atan, şunları söyledi;
Kulüp Başkanı Oğuzhan Yalçın, Gençlerbirliği maçı öncesi tesiste kamp kurmuş.
Takımın her şeyiyle (şeyi ne ya? Siz onu konusu diye algılayın)
Alınan galibiyetten bağımsız olarak iyi mi olmuş, olumlu bir gelişme mi, geç kalınmış bir hamle mi?
Bu soruların cevabı kendisinde saklı.
Ancak görünen o ki, sanki iyi gelmiş.
Maçı kazandık tamam da, hakem yüzünden sinirini yenemedik.
Haklı mı, haklı...
Tepkisi fazla mı?
Empati yapmak lazım.
Empati önemli,her konuda.
Hani bir fotoğrafı var ya.
Devre arasında tek başına oturduğu.
O fotoğraf için de empati yapmalı.
Yetkisi olanın parası yok.
Parası olan da, " Elin şirketine niye para verelim " türküsünü çalıyor.
DUBAİ ÇİKOLATASI...
Klasik Türk kafasıyla Gençlerbirliği maçını yorumlayacağım.
İyi oynamasan da kazanmak önemli.
Önemli olan kazanmak.
Bazen oyuna bakmamak lazım.
Böylesi bir süreçte önemli olan galibiyetti.
Galip geldiyseniz haklısınızdır.
Evet aynen böyle, öyle, şöyle...
Bazen güzel futbolun bir önemi olmaz.
Zaten güzel futbolu kim yitirmiş ki, biz bulalım?
Bu sezon ligde çok güzel bir oyun ortaya koyan takım yok denecek kadar az. (Ben de yıllardır bu cümleyi anlamadım. Ya yoktur, ya da azını çoğunu karıştırmamak lazım)
Mehdi, kötüydü kazandık.
Geraldo, yine maziyi arattı. Lakin kazandık.
Landre yine iyiydi, kazandık.
Erkan'ın geçen sezonki performansı yok. Lakin kazandık.
Yani kötüsü, iyisinden fazla olan bir maçta kazanan taraf olduk.
3 puan iyi, güzel, lazımdı da.
Ancak bu futbol her zaman kazandırır mı?
Onu önümüzdeki haftalarda birlikte göreceğiz.
Umarım kazanan taraf olmaya devam ederiz.
Şimdi bu maç geride kaldı.
Keçiören maçına odaklanmamız lazım.
Serkan hoca, seri galibiyetten bahsetmişti.
İki Ankara takımıyla bu çıkış neden olmasın?
Aksi takdirde bir ileri, bir geri işimiz zor olur.
Kazan, kazan, kazan.
Arada bir berabere kal.
Çok nadir de yenil.
Futbolun hedefe giden yolu bu denklemden geçiyor.
Bu sezon paralı takım çok.
Lakin kopup giden takım yok.
Bizim hedef mi ne olmalı?
Önce düşmemek. (Kalırsak şampiyonuz)
Sonra Play-Off.
(Oynarsak şampiyonuz)
Sonra şampiyonluk.
(Olursak zaten...)
Bu takım, bu sezon seve seve kalsın da, diğerlerini zaten kim istemez?
Mesala Kandıralı ve onun saz heyeti istemez.
Onlar yenilince seviniyorlar.
Güzel futbol, güzel puanlar lazım.
Aksi takdirde Kandıralıları sevindiririz.
Serkan hocam sana söylüyorum.
Sen de git, futbolcularına söyle.
Şimdi bu galibiyet bizim için son çılgınlık Dubai Çikolatası gibi tatlı geldi.
Sonrasında boğazda duran ayvaya dönmesin.
Keçiören'den de 3 puanla dönmek üzere.
SUAT, SUAT OLALI...
Suat Kaya, Gençlerbirliği maçında öyle bir gol attı ki, sahalarda ender görünen cinsten.
TFF'nin resmî sitesinde Suat'ın attığı gole kafa golü denilmiş.
Oysa ki, göğsüyle attı golü.
62. dakikada Ferhat'ın soldan ortasında topu göğsüyle ileri doğru gönderince gol geldi.
Kariyeri boyunca toplamda 55 gole imza atan Suat'ın bu golü kariyerinin en güzel gollerinden olabilir.
Umarsız daha çok gol atar bizim adımıza.
Bizden gidince atmasın mı?
Gidenler işimiz yok, eldekilerin performansına odaklıyız.
Total performansı nasıl peki?
Bence etli keşkek, tavuklu keşkeği döver...
BUNLARI ÇOK MU
ARIYORSUN OF'Lİ
TFF'nin başkanı İbrahim Hacıosmanoğlu'na şunu sormak istiyorum.
(Sanki senin yazını okuyup cevap verecek. Allah'ın keli)
Göreve gelmeden önce bir şey için söz vermişti.
"Artık hakem hataları minimuma inecek.
Bunun için size söz veriyorum" demişti.
Ancak oynadığımız 10 haftada hakem hatası izlemekten, canımızın yanmasından bıktık.
İç ya da dış saha fark etmeksizin can yakıyorlar.
Can sıkıyorlar, emek hırsızlığı yapıyorlar.
Nasıl mı?
Verdikleri ve vermedikleri saçma sapan kararlarla.
TFF'nin Of'lu başkanı sözünde dur.
Hakemlere bunların nedenini sor.
Profesyonel hakemler çok kötü de, yerel hakemler çok mu iyi?
Altyapıların maçlarını izlerseniz ne demek istediğimi anlarsınız.
Hakemler her kötü, her yerde kötü.
Nasıl mı düzelir?
Onu da hakem hocaları düşünsün.