Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Çorum Milletvekili Mehmet Tahtasız, dokunulmazlığının kaldırılması istemiyle Anayasa ve Adalet Komisyonu üyelerinden oluşan Karma Komisyon’da görüşülmek üzere Meclis Başkanlığı’na gönderilen Cumhurbaşkanlığı fezlekesi hakkında açıklama yaptı.
Cumhuriyet Halk Partisi Çorum İl Başkanlığı yaptığı dönemde partisi tarafından basılan ve dağıtılan “Sabıka Holding” isimli broşürler nedeniyle o dönem kendisi ile birlikte CHP Çorum İl Kadın Kolları Başkanı Kamile Anar ve dönemin merkez ilçe başkanı Ulaş Tokgöz hakkında dava açıldığını hatırlatan Tahtasız, yargılama devam ederken Milletvekili seçilmesi nedeniyle yargılamanın durdurulduğunu ve gelen fezlekenin de bununla ilgili olduğunu söyledi.
Tahtasız, yaptığı yazılı açıklamada şunları söyledi:
“Cumhurbaşkanı’nın vatandaşlarına açtığı on binlerce davadan biz de nasibimizi aldık. Hiçbir sıkıntı yok. Çorum İl Başkanı olarak görev yaptığım dönemde, önceki dönem Çorum Merkez İlçe Başkanımız Sn. Ulaş Tokgöz ve Çorum İl Kadınları Kolları Başkanı’mız Sn. Kamile Anar ile birlikte yargılandığımız Cumhurbaşkanı’na Hakaret Davası sebebiyle 16.02.2024 tarihinde Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne Milletvekili dokunulmazlığımın kaldırılması talebini içerir Cumhurbaşkanlığı Tezkeresi sunuldu. Hakkımızda açılan davada “SABIKA HOLDİNG – BİR KARA PARA – SİYASET – YARGI HİKAYESİ” başlıklı broşürü dağıttığımız için Cumhurbaşkanı’na hakaret ettiğimiz iddia edilmektedir. İlgili broşürde üzerimize atılı suçlamaya ilişkin hiçbir emare bulunmasa da ‘yarası olan gocunur’ misali hakkımızda şikayette bulunularak dava açılmıştır. Aynı suçlamayla yargılanan Cumhuriyet Halk Partisi İstanbul İl Örgütü’müzün yöneticileri 06.10.2022 tarihli duruşmada beraat etmişlerdir. Cumhuriyet Halk Partisi örgütleri kumpas davalara, adliye koridorlarındaki ayak oyunlarına ve dava tehdidiyle korkutarak sindirme politikası izleyen iktidara karşı dimdik ayaktadır. Cumhuriyet Halk Parti’sinin bir üyesi, bir milletvekili olarak AKP iktidarının tüm hukuksuzluklarına karşı Anayasa’yı, düşünce ve İfade özgürlüğünü, kişi hürriyeti ve güvenliği hakkını, din ve vicdan özgürlüğünü savunmaya devam edeceğim.”