İnternette haberi okuyunca hemen telefona sarıldım. Telefonu açar açmaz;
--Hazineyi devretmişsin hocam. Dedim.
Her zamanki samimi ve içtenliği ile kısa bir cevap verdi.
--Öyle oldu, dedi.
Hazine dediysem, kıymet bilenler için paha biçilmez bir değer. Bu kadar kitabı alıp okumak, bir araya toplamak, emek ve sermaye ister. Herhalde kimse okumadığı bir kitabı alıp süs olsun diye raflara dizmez. Bizzat kendim gidip gördüm. Üç odanın bütün duvarları kitaplık dolaplarıyla kaplı. Raflarda hiç boşluk yok, bazıları raflarda kendine yer bulamadığı için masaların üzerinde, üst üste. Bu kadar kitabı bir arada ancak kütüphane ya da kitapçılarda görmek mümkünken, Tatlısu hocam bu işi evine sığdırmış. Ne kadar kitap olduğunu sorduğumda 6000 den fazla olduğunu söyledi. İçlerinde neler yok ki? İlmi, dini, teknik, sağlıkla ilgili ansiklopediler. Sağ sol, yerli yabancı yazarların yazdığı roman, hikâye, şiir, sinema ilgili kitaplar ve dergiler.
Kitapları nasıl aldığını anlattı.
"İmam Hatip okuluna başladığımda kitap almaya başladım. Kitaplar pahalı diyenlerin aksine bir formül oluşturdum. Piyasada satılan en ucuz sigara fiyatı kadar parayı ayırdım, o parayla kitap almaya başladım. Bu gördüğün kitapların hepsi sigaraya verilen parayla satın alındı. Aldığım kitapların hepsi bu kadar da değil. 5119 kitabı da görev yaptığım Manisa Celal Bayar üniversitesine bağışladım. Adıma ait bir kütüphane yaptılar, girişine "MEHMET TATLISU KÜTÜPHANESİ" yazdılar. Üniversite öğrencilerine hizmet vermeye devam ediyor. Bu benim için büyük bit mutluluk kaynağı. Ben hala aynı yöntemle kitap almaya devam ediyorum.
Tatlısu hocam, ünlü şairlerin ünlü şiirlerini ezbere okuduğu gibi Mehmet Akif ile Necip Fazıl'ın bütün şiirlerini ezbere okuyor. Kendisi: "Ben Mehmet Akif, Necip Fazıl hafızıyım." Diyor. Gerçekten dediği doğru. Ayda bir beraber olduğumuz ÇEKVA sanat dostları toplantısında bunun örneklerini bizzat görenlerden biriyim. İcraatları bundan ibaret değil, okullarda ve kurumlardaki önemli günlere davet edilir, şairlerle ilgili şiirleri ezbere okuduğu gibi yazarların hayat hikâyelerini de irticalen anlatma özelliğine sahip bir şahsiyet.
Daha önceki görüşmelerimizde kitaplarını üniversite ya da İmam Hatip Lisesine vereceğini söylemişti. Neden belediye? Diye sordum.
"Önceleri öyle bir düşüncem vardı lakin Cumhurbaşkanımızın Millet Kütüphaneleri projesini belediyeler üstlenmiş. Kitapların milletin hizmetine sunulma fikri bana cazip geldi. Manisa'daki gibi adıma ait bir kütüphane açacaklarını söylediler. Belediye ile böyle bir anlaşma yaptık. Dedi. İnşallah hayırlara vesile olur temennisinde bulundum. Kendisine sağlıklı bir ömür ve mutluluklar diliyorum.