Yıldırım Beyazıt Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi hemşehrimiz Prof. Dr. Özcan Güngör, Yavuz Ağıralioğlu liderliğinde kurulan Anahtar Parti(A Parti)’nin AR-GE ve Parti İçi Eğitim Okulu Başkanlığından sorumlu Genel Başkan Yardımcılığı görevine getirildi.
Genel Başkan Yavuz Ağıralioğlu başkanlığında yapılan toplantıda Genel Başkan Yardımcıları, MYK ve MDK üyeleri belirlendi.
Hemşehrimiz Prof. Dr. Özcan Güngör de AR-GE ve Parti İçi Eğitim Okulu Başkanı oldu.
Akıl, adalet ve ahlaktan ayrılmadan ortak akılla milletin her alandaki potansiyelini gerçeğe dönüştürmek için gayret edeceklerini belirten Güngör, “En iyi ve en adil olanı rasyonel planda ahlak temelli olarak inşa edeceğiz” dedi.
Polemikler üzerinden milleti oyalamayacaklarını, değerlerin siyasetini değil değerli bir siyaset üreteceklerini ifade eden Güngör, mesajında şu ifadelere yer verdi:
“Yaklaşık otuz yıldır toplumsal hayatın içinde ve düşünen bir insan olarak 15 yıllık akademik hayatımda da kitaplar, makaleler, yurtiçi ve yurtdışı projeler, akademik ve idari görevler, yüzlerce konferans, sivil toplum çalışmaları, TV programları, köşe yazarlıklarım ile beni yetiştiren hocalarıma, milletime ve devletime teşekkürümü yapma gayretinde oldum.
'BENİM NEZDİMDE KİMLİK SİYASETİ YOKTUR'
Siyasette dostlarım hep oldu ama aktif siyasette hiç olmamıştım. Son altı aya kadar hiçbir zaman siyaseti düşünmeden, fikirler sunmak, projeler geliştirmek, insanlara devlet eliyle dokunmak ve ülkenin geleceğinin aydınlık olması için nesil yetiştirmek, bilgi üretmek, yaymak üzere hep yapıcı ve inşa edici olmaya çalıştım. Yaşım 50’ye dayandığı bugünlerde ülkenin içinde bulunduğu sosyal, kültürel ve dini durumun muhasebesini ciddi ve derin yaparken, çözüm önerileri düşünürken ve gidişatı sosyolojik olarak dikkat ve bazı hususlarda endişe ile izlerken çok kıymetli bir davet aldım. Bu davetin sahibi sayın Yavuz Ağıralioğlu idi. Nihayet bu davete icabet etmeyi bir vatan nöbeti olarak, milletine borçlu hissedenlerin görev üstlenmesi ve liyakate dayalı adalet, akıl ve ahlak temelli bir çağrı olarak okudum ve kabul ettim.
Benim nezdimde kimlik siyaseti yoktur, üstünlükler yoktur, seçilmişlikler yoktur, mezhep ve meşrep ayrıcalıkları üzerinden çatışma yoktur, hür yaratılan insanın fikren ve fiilen köleleştirilmesine karşıyım. Milletimi severim ancak ırkçılıktan Allah’a sığınırım. Dinimi severim ama başkalarının dindarlığını hizaya çekmek haddim değildir, Cumhuriyet ve değerlerini vazgeçilemez görürüm ancak ülkenin ve milletin kök ve ruh değerlerine bu değerlerle saldırmayı doğru bulmam, değerlerim ve kimliğimde samimiliği iman gibi görür, iki yüzlülüğü ve olmadığım gibi davranmayı ilkesizlik görürüm.
‘HAREKETIMİZİN VIZYONU POLEMİKLE MİLLETİMİZİ OYALAMAK DEĞİL, DEĞERLI BIR SIYASET ÜRETMEKTIR’
Sayın Yavuz Ağıralioğlu’nun davetinin de bu ilkeler üzerinden olduğunu gördüm, görüştüm, konuştum ve samimiyetle teyit ederek bu yolda ona yoldaşlık etmeyi bir görev bildim. Bu hareketin vizyonu kimseyle didişmek değil, polemikler üzerinden milletimizi oyalamak değil, değerlerin siyasetini değil değerli bir siyaset üretmektir.
'MILLETİMİZİN HER ALANDAKİ POTANSİYELİNİ GERÇEĞE DÖNÜŞTÜRMEK İÇİN GAYRET EDECEĞİZ'
Biz hiç değişmeyeceğiz demiyorum ancak akıl, adalet ve ahlaktan ayrılmadan ortak akıl ve milletimizin her alandaki potansiyelini gerçeğe dönüştürmek için gayret edeceğiz, öğreneceğiz, danışacağız, en iyi ve en adil olanı rasyonel planda ahlak temelli olarak inşa edeceğiz.
Amacım siyaset yapmak ancak siyasetçi gibi olmamak, inandıklarımı samimiyetle taşımak ama onu başkalarına dayatmamak, şimdiye kadar Özcan Güngör olarak akademik alanda yaptıklarımı artık hem akademi hem de siyaset alanında yapmaktır. Hasılı tanıdığınız ve bildiğiniz Özcan Hoca aynı istikamette yardım ve dualarınızla devam edecektir.
'COŞKULU BİR TANITIM YAPTIK'
28 Ekim 2024 tarihinde Sayın Yavuz Ağıralioğlu’nun yol arkadaşı olarak kurucular kurulunda ve Genel Başkan Yardımcısı olarak yer aldığım partimiz ilan edildi ve lansmanı milletimizin teveccühüyle çok büyük bir coşkuyla yaptık. Bu coşkunun manevi plandaki ilk resmi bismillah diyeni, dua edeni ve 85 milyon milletimizi duaya davet ederek bu güzel ana, ortak ve destek olma çağrısını yapmak da bana nasip oldu. Sayın Ağıralioğlu’na bu değerli daveti için yeniden teşekkür ediyorum.
Bu yolda bana yoldaş, kardeş, sırdaş ve memleket için kendisini sorumlu ve borçlu hisseden bütün dostlarımı yol yürümeye davet ediyorum.”