O, OKU DİYOR, BİZ OKUMUYORUZ

Kitap, insanların bilgi ve tecrübelerini başkalarına aktarabilmenin en güzel yollarından biridir.
Hayatı tanımamızı kolaylaştırır, kelime haznemizi genişleterek güzel konuşmamızı ve kendimizi en iyi şekilde ifade etmemizi sağlar. ''kendini ifade etmek'' deyip geçmeyin. Kendini ifade temekte zorlanan kişilerin hayatta ne kadar zorlandıkları bir gerçektir. Kitap olaylara bakış açımızı geliştirir ve olayları değerlendirirken çok yönlü düşünmemize imkan sağlar. Kitap kendini sevmeyi, başkalarına da saygı duymayı öğretir ve insanlık sevgisini aşılar.
Kitaplar sayesinde tarihimizi, kültürümüzü, dinimizi ve dilimizi en iyi ve doğru şekilde öğreniriz. Bu da bize millet olmayı, vatanı sevmeyi ve milli şuuru aşılar. Tarihini, kültürünü bilmeyen ve onu koruyamayan milletlerin ve devletlerin uzun süre ayakta kalamadıklarını unutmamak gerekir. 
İşte bu sebeplerle özellikle genç nesillerimize okuma alışkanlığı kazandırmalıyız ve onları okumaya teşvik etmeliyiz. Eğitim sistemimizi çok kitap okumaya yönelik zenginleştirmeliyiz. Bu konuda öğretmenlerimize çok iş ve sorumluluk düşmektedir. Belirli aralıklarla öğrencilere kitap okuma hedefleri verilmelidir. Sistematik bir şekilde öğrencilere ilkokuldan başlayarak orta öğretimin sonuna kadar belirli sayıda ve türde kitap okuma hedefi konulmalıdır. Başarının ölçülmesinde önemli bir kıstas olmalıdır. 
Kitap okumak kadar onu okutmak da çok önemlidir. Kitap okumaya teşvik edici organizasyonlar yapmak, birisine kitap hediye etmek bunlardan biridir. Mesela;
- Yılbaşında, doğum gününde, evlilik yıldönümünde ve buna benzer önemli günlerde kitap hediye ederek okuma alışkanlığımızı artırabiliriz. 
- Eğitim ve öğretimde başarı gösteren öğrencilere kitap hediye ederek ödüllendirmek ve böylece kitap okumayı teşvik edebiliriz.
- Kamuda çalışan memurlara başarı durumlarına göre kitap hediye edebiliriz.  
- Özel sektörde çalışanlara belirli günlerde kitap hediye ederek onlara önem ve değer verdiğimizi gösterebilir ve kitap okumalarını sağlayabiliriz.
- İşe alımlarda mülakatlarda kaç tane kitap okudunuz? sorusunu yönelterek, okuduğu kitaplarla ilgili kısa bir söyleşi yapmak suretiyle kitaba olan ilginin artmasızı sağlayabiliriz.
- Kitap fuarlarını sıklaştırmalıyız ve tüm ülkeye yaymalıyız. Kitap fuarlarına ilginin artması için ziyaretçilere promosyonlar dağıtmalıyız ve farklı etkinliklerle daha eğlenceli hale getirerek zenginleştirmeliyiz.
- Aileler çocukları ile öğrenciler öğretmenleri ile birlikte fuarları ziyaret etmelidirler. Buna benzer daha birçok etkinlik yapılabilir. 
Bir ülkedeki kütüphane sayısı o toplumun kültür düzeyini yansıtır. Bu sebeple kütüphanelerimizin sayısını artırmalıyız. Özellikle üniversitelerimizin çok zengin kütüphanelere sahip olması gerekiyor. Araştırmacılarımızın, öğretim görevlilerimizin istediklere her kitaba ulaşabilmeleri sağlanmalıdır. Bunun için de kaynak ayırmaktan çekinmeden kitap satın alınması önemlidir. Unutulmamalıdır ki, Amerikan üniversiteleri ününü verdikleri eğitimim yanında zengin kütüphaneleri sayesinde elde etmişlerdir.
Her evde her işyerinde her kamu dairesinde kütüphanelerimiz bulunmalıdır. Bunun başkaca yolu yoktur.
Özellikle sivil toplum kuruluşlarımız, vakıflarımız, derneklerimiz ve spor kulüplerimiz kitaplık bulundurmalı ve üyelerine yönelik kitap okuma etkinlikleri düzenlemelidirler. 
Ülkemiz kitap okuma istatistikleri açıdan bir hayli geri durumdadır. Buna rağmen bu alanda yapılan çalışmalar yetersizdir. Toplumun yeme, içme, giyinme ve barınma konusunda hep daha iyisine kavuşma arzusu ve hırsı ön plana çıkmaktadır. Hep mideye çalışıyoruz. Oysa,  beden sadece et ve kemikten ibaret değildir. Onun bir de ruhu vardır. Kitap ise ruhun gıdasıdır. Yunus Emre ne güzel söylemiş: 
''İlim ilim bilmektir, ilim kendini bilmektir. Sen kendini bilmezsen bu nice okumaktır.''
Yüce kitabımızda diyor ki; '' Oku! Rabbinin adıyla oku!''