Gerçekten yazmak ve yorumlaması zor bir maç. Bir insan sevdiğine zarar vermek istemeyince böyle oluyor. Yoksa sallamak istesen en güzel ortam al eline kılıcı salla önüne kim gelirse kes at. Ancak sonucunda sevdiğiniz göz bebeğiniz bir kulübe zarar vermemek adına kelimeleri iyi seçmek zorundayız. Bunu söylerkende kişilere değil kulübe zarar vermemek için dikkat etmek gerekiyor.
İlk yarı sonu itibari ile üç maçımız ve oynanacak 19 maçımız daha var. En azından devre arasına kadar kırmak dökmek yerine kırılan dökülenleri yapıştırmak gerekiyor. Kırma dökme zamanı transfer dönemleridir. Diğer dönemlerde yapılacak her kırma kulübe hem maddi hem manevi zarar verecektir.
Haftalardır köşemizde kaybedilen puanların oynanan kötü futbolun mazeretlerini dile getiriyorduk. Bir noktada haklı olduğumuzuda düşünüyorm. İnegölspor maçının mazereti falan yok. Gerçekten bu futbola bu skora kimse bahane bulamaz. Hakem, zemin, şanssızlık vs gibi mazeretler bu maça anlatamaz.
İdeale yakın bir kadro ile çıkılan, kulübede hamle şansının yüksek olduğu bir maç. İlk dakikadan itibaren İnegölspor kazanmaya geldiğini gösterdi. Çorum FK hücumda sanki ilk kez bir arada oynayan futbolcular gibi bir türlü frekansları tutturamadılar ve final paslarında hep rakibe verdiler. Girdiğimiz bir iki pozisyonda ise yine inanılmazı başaran kırmızı siyahlı futbolcular sanki atmak için değilde kaçırmak için yarıştılar.
İkinci yarıda da görüntü değişmedi. İnegölspor savunma arkasına atılan toplarla pozisyonlar üretmeye çalıştı. Ahmet hoca 63. dakikada iki hamle birden yaparak hücüm gücünü artırmayı amaçladı. Fakat bu ters tepti ve altı dakika sonra konuk takım golü geldi.
Bu dakikadan sonra hücumsal anlamda yapacak fazla bir hamlesi bulunmayan Ahmet hoca Berkay’ı alarak hava toplarına umut bağladığını gösterdi. Son bölümde kapanan rakip önünde yan toplarda girdiğimiz pozisyonlarda ise top bizi sevmedi, futbolcular doğru zamanda doğru yerde olmadı ve doğru vuruşları yapamayınca en azından bir puan teselliside bulamadık ve sekiz hafta sonra mağlup olduk.
İlk yarı sonuna üç maç var ve liderle puan farkı 8 oldu. Çok değil ancak bizim bu görüntümüz ile imkansız gibi. Takımın eksikleri belli 3. bölgede üretmek ve sonuçlandıracak isimlere ihtiyacımız olduğunu artık herkes görüyor.
Ahmet hocamında eksiklerini gidermesi gerekiyor. Ligin 16. haftasında biz hala oyun sistemini izleyen kimse çözemiyorsa burda bir sorun var demektir. Hücumda zor bulduğumuz pozisyonlarda hala biri öne giderken diğeri arkasına topu atıyorsa burda sorun var uyum yok demektir. Biz hala duran toplarda 16 maçta bir toptan gol bulduysa burda bir sorun var demektir. Duran topları kullanan isimler devamlı değişiyorsa bir eksik var demektir. Bu eksikleri gidermek için yapılması gerekenler belli.
Yazımın başına dönecek olursak burdan çok eleştirmemiz gereken isimler var ancak dediğim gibi üç maçlık periyodu ve dokuz puanın hatırına susma hakkımı kullanıyorum. Üç hafta sonra hakedene hakettiğini söylemek üzere.
Çorum Belediyesi Gençlikspor EFEleri zoru başardı ve şampiyonluk yolundaki en önemli rakibi olarak görülen Ziraatbankart önünde aldığı 3-0’lık galibiyet ile önemli bir engeli aştı. Grupta ilk iki hedefi için büyük avantaj yakaladı. Sungurlu Belediyespor ise deplasmanda en yakın takipcisi Halkbank’ı yenerek üst sıralara tutunmayı başardı.
Bölgesel Amatör Lig’de temsilcimiz Osmancık Belediyespor ise genç kadrosu ile çıkışını sürdürdü. Turgay Doğan ve talebelerini tebrik ediyorum. Önümüzdeki hedefli takımın temelini attıklarını görmek Çorum futbolu adına son derece önemli.
1. Amatör Küme’de Sungurlu Belediyepor ve Mimar Sinan Gençlikspor yollarına kayıpsız devam ediyor. Amatör futbolumuzun nasıl bir sıkıntı içinde olduğunu gösteren bir dilekçeyi Eti Lisesi verdi. U 18’de Eti Lisesi cumartesi günü İskilipgücü ile oynayacağı maça ekonomik gerekçe ile gidemeyeceğini bildirdi. Bundan sonraki yorumların anlamı yok bence.