KÜRESEL SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK HEDEFLERİ

Sürdürülebilirlik; akademik literatürde ve sosyo-ekonomik hayatın içinde kullanım sıklığı sürekli artan ve gündemdeki yerini sürekli koruyan bir kavram olarak öne çıkıyor. Çünkü sürdürülebilirlik yerkürenin, insanlığın ve ekosistemin geleceği için önemli bir yaklaşımı ifade ediyor ve her ne kadar bugüne değin tüm alanlara hakim olmayı sağlayamamış olsa da metodolojisiyle bir bakıma küresel ölçekte kurtarıcı bir yaklaşım olarak kabul görüyor. Özellikle küresel iklim değişikliğinin yol açması beklenen olumsuz etkiler nedeniyle uluslararası kuruluşlar görüş birliği içinde, gelecek nesillere daha iyi bir gezegen bırakmak amacıyla kalkınma sürecinde sürdürülebilirliği esas alan BM Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları için imza atmıştır. 
Bu kapsamda Eylül 2000 tarihinde Birleşmiş Milletler (BM) 8 maddeden oluşan Binyıl Kalkınma Hedeflerini (Millenium Developmment Goals: MDGs) açıklamış ve ilk hedef olarak "Aşırı yoksulluğun ve açlığın yok edilmesi" konusunu öne getirmiştir. Diğer 7 hedef ise; İlköğretimin sağlanması, Cinsiyet eşitliği ve kadınların güçlendirilmesi, Çocuk ölüm oranlarının azaltılması, Anne sağlığının iyileştirilmesi, HIV, sıtma ve diğer hastalıklarla mücadele, Çevresel sürdürülebilirlik, Kalkınma için küresel iş birliğinin geliştirilmesi şeklindedir. 
Takiben Binyıl Kalkınma Amaçları 2015 yılında hedefleri yeniden yapılandırılarak hedef sayısı 17'ye çıkarılmıştır. 2015 yılında BM tarafından açıklanan "Sürdürülebilir Kalkınma Amaçlarının (SDGs) ilk iki sırasında yoksulluğun (No Poverty) ve açlığın (Zero Hunger) sonlandırılması konuları yer almaktadır. Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları Ocak 2016 tarihinde yürürlüğe girmiş olup, 2030 yılına kadar UNDP'nin politika ve finansmanına rehberlik etmesi söz konusudur. Birleşmiş Milletler'in öncü kalkınma ajansı olarak UNDP, 170'ten fazla ülke ve bölgede yürüttüğü çalışmalarla söz konusu amaçların uygulamaya hakim kılınması için çok büyük bir potansiyeli ifade etmektedir. 
BM'in 17 hedefinin halen sürdürülebilirliğin tüm alanlara ve hayata hakim kılınamaması nedeniyle küresel ölçekte üzere "aşırı yoksulluğu sona erdirmek, (yoksulluğun ve açlığın sonlandırılması) başta olmak üzere eşitsizlik ve adaletsizlikle mücadele alanında yapılması gereken önemli çalışma ve uygulama alanları bulunmaktadır. Burada belirtmek gerekir ki, halen gıda üretimi için hayati öneme sahip bulunan kırsal alanlarda üretimin ve kırsal yaşamın sürdürülebilirliği için kırda refah artışı ve refahın yaygınlaşması konuları gündemdeki önemini korumaktadır. Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları'nın gerçekleştirilmesi için BM Kalkınma Programı (UNDP) hükümetler, özel sektör, sivil toplum ve vatandaşların ortaklığına ihtiyaç duymaktadır. 
Ancak hemen belirtmek gerekir ki; Covid-19 pandemi sürecinin de getirdiği olumsuz etkiler nedeniyle söz konusu hedeflere 2030 yılına kadar ulaşmak ne yazık ki mümkün olamayacak görünmektedir. 
Bu kapsamda konunun tüm ülkeleri ve tüm sektörleri ilgilendirmesi nedeniyle "Küresel Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri" ana başlığında BM-UNDP verilerini kaynak olarak kullanarak bir yazı serisi hazırlamak ve bu alandaki farkındalığın artmasına katkıda bulunmak istedim. Buna göre ilk konu başlığımız "Yoksulluğun Sonlandırılması" olarak sizlerle buluşacaktır.