HABER/YORUM: EROL TAŞKAN
Hitit Üniversitesi Erol Olçok Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Mesut Sezikli, bu memleketin kıymet bilmeme hastalığının son muhataplarından birisi olarak görevinden ayrıldı.
Aslında bu memleketin sade vatandaşı kıymet de biliyor, değer de biliyor. Biliyor bilmesine de bu şehri yönetenlerin yıllardır tutulduğu kıymet bilmeme hastalığına reçete yazan yok.
“Beni saysın, bana hürmetli davransın gerisi önemli değil.” kafası değişmedikçe, korkarım bu memlekette pek çok değerimizi kendi elimizle yok etmekten vazgeçmeyeceğiz.
Bu kulaklar, hastanede perdenin nereden alınacağına varana kadar “hastaneyi ben yönetiyorum” diyen siyaset destekçi avareleri duydu. Siyaset referanslı temizlikçilerin hastanede neredeyse yönetici olduğu günlerin buhranından kurtulması bile hastane açısından bir devrim gibi kabul edilirken, “Çorum’da ilk” diye yazdığımız başarılı tedavi ve ameliyatların sayısını biz unuttuk.
Hastaneye başhekim bulmak için sürdürülen çabaları dün gibi hatırlıyoruz. Neredeyse yollarına gül döküp davet ettikleri günü de unutmak ne mümkün.
Doymak bilmez siyaset egosu, burada da kendisini gösterdi. Memleket memnun, hizmet güzel kime ne!..
Verilen hizmet kalitesi ve atılan onca başarılı adım, hastanenin gelişim gösteren yeni atılımlarına bakmayan kimi siyasetçiler, kapıda karşılanmamaktan mızmızlandı, hatta kimileri ısmarlanan çayı az görüp daha çok hürmet görmeleri gerektiği kastıyla ağız dolusu şikayetlerle kuyu kazmaya çalıştı.
Sanki hekimlere diplomayı kendileri vermiş gibi, “Orada bizim sayemizde oturuyorsunuz.” diyecek kadar haddi aştı. Karşılarında her daim menfaat için el ovuşturup el pençe duranlara alışık olan bu güruhun verdiği kabak tadı da bir yere kadar elbette.
Dünyanın görmediği bir pandemi döneminde tüm yükü omuzlayan ve başarıyla yöneten bu ekip, gün geldi, basitliğin de basiti sayılacak saldırı ve iftiralara maruz kaldı. Aylarca hastanede sabahladıklarını bildikleri halde, yarım gün hastanede yoklar diye ortalığı ayağa kaldırdılar.
Afrika’ya yıllardır tedavi götürenleri alkışlayanlar, bu sefer “Hastanede bulunamayan başhekim, Afrika’da bulundu” zırvalığını diline doladı.
Yamuk çivi tahtaya çakılmaz, çünkü işe yaramaz. Bu memlekette kim dik duruyorsa haset çeteleri onun tepesine çekiç vurmak için sıraya giriyor. Maksatları çiviyi çakıp, binayı güçlendirmek olsa canınıza minnet. Onların derdi binayı güçlendirmek değil, dik duran çiviyi yok etme çabası.Ben bu memleketin bir evladı olarak Başhekim Mesut hocaya, Mehmet hocaya, Murat hocaya, Hülya hocaya ve Alper hocaya bu şehre ettikleri hizmet için, hususen pandemi dönemindeki tarifsiz çabaları için teşekkür ediyorum ve helallik istiyorum.
Bağırsaklarında kadir kıymet bilmemezlik hastalığı ile dolaşanları da kendi sancıları ile başbaşa bırakıyorum. Bağırsaklarındaki sancıya sebep olan gazı her bıraktıklarında memleket çok pis kokuyor.
Hülasa bu memleketin siyasetçisinin düzgün adamları sevdiği pek söylenemez. İster siyasetçi, ister bürokrat olsun. Ben bilmem abim bilir demeyenlerin bu memlekette işi zor..
