KARALAMA

Dün gördüğüm gençler / Bugün yaşlanmış da sırasını bekler / Ah be hayat, sana verdiğim o emekler / Nafile imiş de bilememişim meğer
*
Yaşarken başkasına kar kendine zarar / Giderken heybe boş ise ağlamak neye yarar?
*
Kimi akran kimi emsal der / Her giden ayrı ayrı üzer / Seyreder de insan bunları / Yine de 'dünya dünya' der
*
Ne yukarıya eğilirim / Ne de aşağıyı eğerim / Liyakat terazisinde / Ölçülürse değerim / Çıkacak sonuca / Eyvallah derim
*
Mahir bize minnet etmiyor, demiş / Tebrik ediyorum, nasıl da bilmiş / Yalan dünya değil mi, minnete ne gerekmiş.
*
Sen hüznünü paylaşırsın da / Ben sevincimi paylaşamam / Bu nasıl dünyadır böyle, anlamam / Kiminle gönül bağı, kiminle kan bağı / Zordur şu dönemde koparmamak bağı / Kimi nalına kimi mıhına vurur hayatın / Zehir eder sana dünyayı muhatabın / Neye yarar ben benden gittikten sonra gözyaşı / Benim için bittikten sonra dünya telaşı / Her şey vakti zamanında güzel / Güzellik gittikten sonra üzer
*
Kimisi çeker gider / Kimisi naçar gider /
Kimisi göçer gider / Hepsinden bi haber
*
Meçhuldür nerede ne zaman biteceği ömrün / Ve unutulmaz son bakışlar hatırlanır her gün / Rabbim daim rahmetiyle muamele eylesin / Son bakışlar önemli, sevdiklerimizi üzmesin
*
Ah Rıfkı ah, / Yıllardır dinliyorsun sazımı / Sessizce okuyorsun yazımı / Hala anlayamadın tarzımı / Ne diyeyim ki sana, Rıfkı!
*
Hocam bırak sıcakta Cehennemden bahsetmeyi / Birazcık da Cennetin nimetlerinden bahset / Bahset ki, camiye yeni gelen gençler vaazına kalsın hasret / Çünkü korkudan çok sevgi ile makbuldür ibadet
*
Zaman gelişen-biz / Değişen-siz / Bilen/iz
*
Eskiden söze gerek yoktu yetiyordu bir bakış / Şimdi söz de tesir etmiyor nesil olmuş nakıs
*
Vakit gelip tenin değdiğinde toprağa / Gücün yetmez olur artık geri kalkmaya / Yan yatmadan kalk ayağa başla namaza / Acele ette sakın ola geç kalmaya
*
Hani alt tarafı bir insan diyorsun ya / Keşke üst tarafı da insan olabilse / Dünya da gözyaşı dinip / Hak hukuk gerçek adalet gelse / Çocukların gözyaşı dinse
*
Çıkıp gitmiş ise nefes / Dinlemek boşunadır / Artık duyamazsın ses
*
İnsanoğlu nar/a düşmüşse / Söndüremez bütün itfaiye  / Müdahale etse
*
Aslında kolaydır söylemek / Çekip gitsinler memleketlerine diye / Empati yaptın mı hiç? / Gidince bekliyor acep hangi tehlike
*
Eskiden yoktu gör/mez/den gelme / Moda oldu günümüzde / Peki, sebebi ne sizce?
*
Doğ / Yaşa / Boş-a
*
TAVSİYE: Kitaplarım Çorum Ulucami karşında bulunan Huzur Kırtasiye 'den temin edilebilir.  
TAVSİYE: 50 yılın birikimi olan, muhtevasında 660 adet farklı nükteli nasihatin yer aldığı Mahirane Söylemler ve -hikâyeden şiire sızan- Susamak, Depremle Yaşamak ve Kazalar Geliyorum Demez kitaplarımı mutlaka okumanızı ve evlatlarınıza okutmanızı samimi olarak tavsiye ediyorum. 536 5681141 No.lu telefondan iletişime geçerek,  (150 TL) benden imzalı olarak temin edebilirsiniz.