Manisa'da Şeyh Fenari Cami'sinin yanında Gördesli Makbule Hanım Parkı vardır. Adının altındaki özgeçmişinde: kısa ömründe gösterdiği kahramanlığı yazılıdır. 1902'de doğan Makbule Hanım: Manisa Kuvayı Milliyesi savaşçılarından olup: Milli Mücadele'nin kahramanlarındandır.
15 Mayıs 1919'da İzmir'den başlayan Yunan işgali, Gördes'e kadar yayılmıştır. Gördes Kurtuluş Savaşında çarpışma alanı olmuş, 15 Temmuz 1920'de Yunanlılar tarafından işgal edilmiştir. 14 ay Yunan işgalinde kalmış, 5 Eylül 1922'de kurtarılmıştır. Gördes savaşın en şiddetli geçtiği yerlerden biri olup en büyük zararı Mayıs 1921'de görür. Aynı günlerde Gördes'li Makbule Hanım ile Halil Efe'nin düğünü vardır. Bölge işgal altında olduğundan, sade bir düğünle evlenirler.
Evliliklerinin ilk aylarıdır. Halil Efe Milli Mücadele'ye katılmak için eşinden gizli, hazırlıklar yapmaktadır. Daha iki aylık evli olan eşiyle vedalaşıp cepheye koşar. Makbule Hanım durur mu? O da kararlı ve cesurdur. Silah kullanmayı, ata binmeyi bilmektedir. Arkadaşları arasındaki lakabı: Asker Makbule'dir. Daha önce babası ve ağabeyini cephelerde şehit vermiş, annesi tarafından büyütülmüş, kendisini bu zor günler için hazırlamıştır.
Makbule Hanım Akıncılar müfrezesine katılmış olan eşini takip etmiş, çalıların arasına saklanmıştır. Efeler duydukları çıtırtı üzerine, silahlarını çalılara doğrultur. Makbule Hanım, gizlendiği yerden çıkar. Efelerin şaşkın bakışları arasında durumu anlatır, savaşa katılmak istediğini söyler. Eşi, eve dönmesini istese de Makbule Hanım kabul etmez. Birlik komutanına bu kutsal mücadeleye katılmak istediğini söyler. Makbule Hanım'ın kararlılığını gören komutan, O'nu da aralarına alır
Bir gece herkes uyurken Yunan karargâhına baskın yapar. Yunan nöbetçi askerini vurarak ondan aldığı silahla, düşman askerlerini yaylım ateşine tutar, aldığı silahı yüklenip birliğine döner. O'nun bu cesareti karşısında şaşkına dönen Efeler Makbule Hanım'a söyleyecek söz bulamazlar. Komutan İbrahim Ethem Bey ona: ''Kahraman Mücahide'' adını verir. Makbule Hanım ayağında çizme, başında siyah başlık, elinde silah taşır. Düşmandan ganimet aldığı at üzerinde pek çeviktir. Doğrudan çarpışmalara girmiş, birkaç kez düşman pususuna düşse de: metanetini kaybetmemiş, telaş gösterenlere cesaret vermiştir.
1921 yılı Eylül ayında Yunanlılar Sakarya Savaşını kaybetmiş, Afyon mevzilerine çekilmiştir. Bu sırada: Gördes Kuvayı Milliye birlikleri, Yunan birliklerine baskınlar düzenlemektedirler. Tarih 24 Mart 1922'dir. Makbule hanım, Akhisar-Sındırgı hattındaki Kocayayla çarpışmasında geri çekilen silah arkadaşlarına cesaret vermek için ileri atılır ve ön safta savaşır. Ancak alnından vurulur ve 21 yaşında şehit düşer. Arkadaşları, O'nun kutlu vücudunu gömmeye zaman bulamazlar. Şehit kanı ile siperlerden birine yatırıp, üzerine avuçlarıyla toprak atarlar.
Gördesli Makbule hanımın bu kahramanlık öyküsü tarihimizin şerefli sayfalarından biridir. Makbule Hanım'ın şehitlik öyküsünü unutur, çocuklarımıza milletimize anlatmazsak; tarihimizi ihmal, millî birliğimi zayıflatmış oluruz. Bu unutuşlar, varlığımız ve geleceğimiz açısından büyük bir ihmaldir. Şükran borçlu olduğumuz, Makbule Hanım ve bütün şehitlerimizi rahmetle anıyor, aziz milletimize Allah'tan güç-kuvvet diliyoruz.