Kriz türleri içerisinde en yıkıcı olanların başında doğal felaketler gelir. Çünkü bu tür felaketlerin ne zaman, ne şiddette geleceği belli olmaz. Ne zaman geleceği belli olmasa da olası hasarlarını en aza indirmek yine insanoğlunun elindedir. Yeter ki önemsesin, işi ciddiye alsın. Bunun dünya da örneği çoktur. Kasırga vb. meteorolojik olaylar önceden kestirilebilmekte ve gerekli önlemler alınmaya çalışılmaktadır. Geçmişte Amerika'da yaşanan İsabel Kasırsgası' nda yetkililerin uyarısı ve alınan önlemlere rağmen onlarca can kaybı, büyük maddi hasar meydana gelmiştir. Doğal felaketler kriz yönetimi açısından birbirini tetikleyen krizlere en açık örneği oluşturmaktadır. Zira afet sebebiyle meydana gelebilecek bir sektördeki kriz onunla bağlantısı olan onlarca sektörü etkileyebilir.
17 Ağustos 1999 gece saat 03.02'de ülkemiz Marmara Depreminin neden olduğu büyük can ve mal kaybı yaşanmıştır. Bunun yanında TÜPRAŞ'ta ortaya çıkan ve dört gün dört gece söndürülemeyen yangın felaketi etkin kriz yönetimin önemini bir kez daha ortaya koymuştur. Felaketten sonra yapılan araştırmalar TÜPRAŞ'ın da içinde bulunduğu Kocaeli'nin Körfez İlçesinin ''Dünyanın en yoğun patlama ve yangın riskine maruz'' bölgelerden biri olduğunu ortaya koymuştur. (Dr. A.Ş Örnek) Çevresindeki risklerinde etkisiyle Rafineri korkulu anlar yaşatmıştır. Marmara Depremi'nden sağ salimen kurtulanlar bu seferde patlamalar korkusuyla dağlara doğru kaçmaya başlamıştır.
Krizin çıkış nedeni deprem sırasında Tüpraş İzmit Rafinerisi Ham Petrol Ünitesi'ndeki 115 metre uzunluğundaki borunun devrilmesidir. Yangın, Ham Petrol Ünitesi'nden sonra tanklar ve merkez üniteye sıçramıştır. Üç dört gün sonra kontrol altına alınabilen Tüpraş yangını sırasında ham petrol ve petrol ürünleri doğrudan denize ya da yanma yoluyla havaya karışarak çevre kirliğine neden olmuştur. Yangını söndürmek için yabancı devletlerden uzman ekiplerin yardımına ihtiyaç duyulmuştur. ''En iyi okul tecrübedir ancak okul masrafı biraz çoktur veya ders alınmış başarısızlık, başarı demektir'' sözünden hareketle olaydan sonra Tüpraş yetkililerinin yaptıkları açıklamalara göre Marmara Depreminin ardından, rafinerilerin depreme karşı dayanıklığıyla ilgili rapor hazırlatılarak yangınla etkin mücadele etmek için gerekli suyu karşılayacak sistemler artırılmıştır. Petrol ve türevlerinin çevreye yayılmasını önlemek, temizlemek için Oil Spill Responce Limited ile üyelik anlaşması imzalanarak her sene anlaşmanın yenilenmesine karar verilmiştir.
Ülkemizde yaşanan felaketlerin başında deprem ve sel gelmektedir. Bu noktada normal dönemlerde gerekli hassasiyet gösterilmezse, planlar uygulanabilir olmazsa, tatbikatlar gece gündüz, yaz kış veya farklı zamanlarda yapılmazsa, her şeyden önemlisi yaşanan afetler belirli bir zaman sonra unutulursa ansızın yaşanması halinde ''Afetler unutulduğu zaman meydana gelir'' sözünde ifade edildiği gibi, faturası beklenenden daha ağır olabilir. Akşam zengin yatan, sabah fakir olarak kalkabilir. Öncelikle can kaybı, mal kaybı ve diğer kayıplar meydana gelebilir. Küçük büyük her boyutta sektörün zarar görmesi durumunda oralarda veya bağlantılı tali sektörlerde çalışan yüzlerce insan işsiz kalabilir. Psikolojik durumlar ortaya çıkabilir. Bunların bireysel ve sektörel bazda ince ince hesap edilip sivil savunma ve diğer ilgili kurumların içerisinde olduğu A, B, C türü alternatif uygulanabilir. Kriz Yönetimi Stratejilerinin olması ve zaman zaman tatbikatlarla denenmesi ihtiyaç halinde çok ama çok faydalı olacaktır. Şu durumu da memnuniyetle ifade etmek isterim ki, eskiye nazaran günümüzdeki planlar daha kapsamlı ve uygulanabilir durumdadır. Temennimiz planlar tam ve doğru olsun ama bu planlara ihtiyaç duyulmasın.
Sözün Özü: ''En kötü plan, plansızlıktan iyidir ama uygulanabilir olmak şartıyla''