Çorum - Ortaköy 2. etabında yapımı planlanan yolun, verimli tarım arazilerinin arasından geçirilerek hem maliyeti arttırdığı hem de tarım arazilerini yok ettiği gerekçesiyle karşı çıkan Türkiye Partisi Çorum eski İl Başkanı Ali Seçil, Savcılığa suç duyurusunda bulundu.
sakinlerinden Türkiye Partisi Çorum eski İl Başkanı Ali Seçil, yol güzergahının siyasi gerekçelerle hazırlandığını iddia ederek, “Vatandaş bu güzergahın neden böyle çizildiğini çok iyi biliyor.” dedi.
Seçil, şikayet dilekçesinde şu ifadelere yer verdi: “Yolun hatalı ve eksik yapılan bölümünün teknik şartnameye ve projeye uygun olup olmadığına bakılmaksızın teslim alındığı ve kullanıma açıldığı görülmektedir. Çorum'a geliş istikametinde herkesin gördüğü gibi yol yarı yarıya küçülmüştür. Ayrıca güzergâh boyunca bakıldığında düşük banket yolların muhtelif yerlerinin deforme olduğu, ana yolun muhtelif yerlerinin deforme olması nedeniyle karayolları ekipleri tarafından kaplama yapıldığı için yolda seyahat ederken yeni yapılmış bir asfalt yol konforu olmayıp stabilize yolu andırmaktadır. Bu durum yüklenici firmanın standartlara uygun imalat yapmadığını, kontrol eden kamu görevlilerinin bu hata ve eksiklere göz yumarak kamuyu zarara uğrattıklarını göstermektedir.
Hatalı ve eksik imalat yapan yüklenici firmaya herhangi bir yaptırım uygulanmış mıdır?
Yaptırım uygulandı ise bahse konu yolun ikinci etabı neden aynı firmaya verilmiştir?
Yaptırım uygulanmamış ise ilgili kamu görevlileri bu hata ve eksiklere hangi gerekçeyle göz yummuşlardır?
‘YA PROJEDE YA DA İMALATTA HATA VAR’
Bahse konu yolun 20-22'nci kilometresi 2020 yılından sonra imal edilmiş olup, ikinci etabın projesine bakıldığında bu bölümün tekrar değiştirilerek ihale edildiği görülmektedir. Bize verilen yazılı bilgiye göre 2017 yılında projenin Çorum-Ortaköy arası bir bütün olarak onaylandığı ifade edilmektedir. Buna göre ya projede ya da imalatta hata yapıldığı görülmektedir. İki kilometrelik bölümün iki yıl içerisinde güzergah değişikliğine giderek yeniden ihale edilmesi nedeniyle kamu zarara uğratılmıştır. Bu para vatandaşların cebinden çıkacaktır. Bu konuya sorumluluk sahibi hiç kimsenin duyarsız kalması düşünülemez.
Devlet projeleri ciddiyet ister, bu işler yapboz metoduyla olmaz. Bu kalıcı projelerde kamu menfaati düşünülerek en az maliyetle en mükemmel sonuç alınmasını amaçlamalıdır. Yetkililer babalarının paralarını değil milletin parasını harcıyorlar. Bu proje bir bütün olarak incelendiğinde kamu yararının gözetilmediği aksine kamuyu zarara uğratacak nitelikte işlem yapıldığı açıkça görülmektedir. Şu bilinmelidir ki; keyfi olarak tarım dışına çıkarılan her karış toprak işgale terk edilen topraktan farksızdır.” (Haber Merkezi)