Sivil Toplum Kuruluşları tarafından oluşturulan Filistin Platformunun, ‘Büyük Filistin Yürüyüşü’ binlerce vatandaşın katılımı ile yapıldı.

Valilik önünde başlayan ve ‘Katil İsrail Filistin’den defol sloganlarının atıldığı yürüyüş Hürriyet Meydanında yapılan Kuran Kerim tilaveti ve açıklama ile sona erdi.

Filistin Platformu adına açıklamayı okuyan Hüseyin Kır, “Artık nefes alamıyoruz, artık gözyaşı da dökemiyoruz. Dünya tüm genişliğine rağmen dar geliyor, yaşamak anlamını yitirdi. İnsanlığımız dumura uğradı. İnandığımız tüm değerler, insanlığın bugüne kadar biriktirip taşıdığı bütün güzel hasletler akan mazlum kanı karşısında anlamsızlaştı” diyerek sözlerine başladı.

‘TÜM İNSANLIK İSRAİL VE YANDAŞLARINA HAK ETTİĞİ CEVABI VERMELİ’

Katil İsrail’in önceki gün alçakça ve insanlık dışı saldırısıyla artık Filistin’de sadece işgalci olmadığını açıkça gösterdiğini kaydeden Hüseyin Kır, “Tüm dünyaya ve bütün insanlığa meydan okumaktadır. Biz de tüm insanlık olarak ona ve yandaşlarına hak ettiği cevabı vermeliyiz. Hırsız ve terörist İsrail’e destek veren, silah satan, Birleşmiş Milletlerde ve diğer tüm uluslararası arenalarda onu koruyup kollayan, ülkesini savunan Filistinlileri terörist diye damgalayan tüm ülkeler işlenen insanlık suçunun ortağıdır” ifadelerini kullandı.

‘ARZ-I MEV’UD İÇİN TÜM DÜNYAYI ATEŞE VERİYORLAR’

Siyonistler’in, kendilerine Tanrı tarafından vaad edildiğini iddia ettikleri ve içinde Türkiye’nin bir kısmının da yer aldığı Arz-ı Mev’ud dedikleri topraklara haksızca ve zalimce el koymak için tüm dünyayı ateşe vermekten de çekinmediklerini altını çizen Kır, “Bu haliyle, Siyonist İsrail yalnızca mazlum Filistinlileri değil tüm insanlığı tehdit eden habis bir ur gibidir. İnsanlığın vicdanı olan kutsal beldelere saplanmış zehirli bir hançerdir.

Belediye, Salı Pazarını asfaltladı Belediye, Salı Pazarını asfaltladı

‘FİLİSTİN AÇIK HAVA HAPİSHANESİNE ÇEVRİLDİ’

Sorunlar bir işgal ile başladı, işgal güçlerinin yasadışı yerleşimcileri davet edip, Filistin’in yerli halklarını evlerinden etmesi ile devam ediyor. Sorun; Filistin adeta bir açık hava hapishanesine çevrildiği için devam ediyor.  Sorun; her gün okula gitmek için evinden çıkan küçük çocukların bazıları bir daha hiç evlerine dönemediği için devam ediyor. Sorun; İşgalci İsrail hiçbir uluslararası hukuk kuralına ve yapılan hiçbir anlaşmaya uymadığı için devam ediyor. Sorun; emperyalist Amerikan ve İngiliz yönetimlerinin hiç kesilmeyen desteğini alan ve soykırım gerçekleştiren İsrail’den dolayı devam ediyor” dedi.

‘EVİNDEN ZORLA ÇIKARILAN HER FİLİSTİNLİ BİR UMUT İLE YAŞIYOR’

“Filistinliler, neden anahtarı bir sembol olarak kullanırlar?  Çünkü göçe zorlanan, evinden zorla çıkarılan her Filistinli bir umut ile yaşıyor. Tekrar evlerine dönme umudu. İşte o anahtarlar geri dönülecek evlerin anahtarlarını temsil ediyor” diyerek sözlerine devam eden Kır,  “Bu, sadece bir sembol değil, sadece Filistinli sanatçıların bir figür olarak sanat eserlerine işlenmiyor. Sadece Filistinli annelerin çocuklarına anlattığı bir hikâye de değil” diye belirtti.

‘SİYONİST İSRAİL TERÖRÜNÜN ÖNLENMESİ İÇİN SOMUT ADIMLAR ATILMALI’

Birleşmiş Milletler, Avrupa Birliği, G-7 , G-20 ülkeleri, İslam İşbirliği Teşkilatı, hiçbir istisna kaydı düşmeksizin, amasız fakatsız, masum ve mazlum kanının akmaması ve Siyonist İsrail terörünün önlenmesi için somut adımlar atmadıkları sürece, meşru kurumlar olarak kabul edilmeyeceklerini vurgulayan Kır, sözlerini şu ifadelerle tamamladı:

‘BİZ TÜM İNSANLIK İÇİN BARIŞ VE ADALET İSTİYORUZ’

“Biz tüm insanlık için barış ve adalet istiyoruz. Ancak bilinmelidir ki yeryüzüne huzur getirecek bu barış ve adalet, hırsız Siyonist İsrail durdurulmadığı müddetçe gerçekleşmeyecektir. Hiçbir şey, hangi uluslararası ya da hukuki kılıfa sokulursa sokulsun, mazlum sivillerin öldürülmesini meşru kılmaz, meşru kılamaz.

Anlaşıldığı üzere Filistin için her gün bir felaket günü olmaya devam etmektedir. Biz, “Filistinli çocukları neden öldürüyorlar” diye babalarımıza sorarak büyüdük;  çocuklarımız aynı soruyu şimdi bize sorar oldular, torunlarımızın bu soruları bizlere/çocuklarımıza sormamaları için Filistin özgür olmalı. Nelson Mandela’nın dediği gibi “Filistin özgür olmadıkça kimse özgür olamayacağı için” Filistin özgür olmalıdır.

‘İSRAİL’İ KİM DOLAYLI DA OLSA DESTEKLİYORSA  ONLARDAN DESTEKLERİMİZİ ÇEKELİM’

Filistin’in özgür olması için, bizim de, dünyayı Filistinli kardeşlerimize dar eden zorbalara, emperyalistlere, sözde medeni devletlere söyleyecek bir sözümüz, atacak bir taşımız olmalı. İsrail’i kim dolaylı da olsa destekliyorsa sizler, bizler onlardan desteklerimizi çekelim. Onların ürünlerini almayalım, onlara rağbet etmeyelim. Kardeşlerimizin kanı üzerine sinmiş ürünleri nasıl tüketebiliriz, o ürünleri çocuklarımıza nasıl yedirebiliriz? İçmeyelim kolalarını, yemeyelim hamburgerlerini… İnsanlık ve İslam düşmanı İsrail’i ve yandaşlarını kendi ellerimizle desteklemeyelim, beslemeyelim.

Çocuklarımızı, gençlerimizi vahşi Batı’nın gerçek yüzünü, emperyalist geçmişini bilecek şekilde yetiştirmeliyiz. Unutulan her kötülük yeniden tekrar edecektir. Bosna’da olduğu gibi, Karabağ’da olduğu gibi, Myanmar’da olduğu gibi, Filistin’de olduğu gibi. Merhum Akif’in deyişiyle tek dişi kalmış canavarı çocuklarımız bilmeli ve bu gerçeklerle geleceklerini ona göre inşa etmeli… Bu etkinliğe sahip çıkan ve desteklerini esirgemeyen tüm bileşenlerimize, değerli hemşehrilerimize, sivil toplum örgütlerine, Çorum Valiliğine, Çorum Belediyesine, Hitit Üniversitesine, siyasi parti temsilcilerine, sendikalara, odalara, basın mensuplarına özellikle gençlerimize, çocuklarımıza Çorum Filistin Platformu olarak şükranlarımızı arz ediyoruz. Direnerek insanlığın onurunu ve haysiyetini kurtaran Filistinli kardeşlerimize, sessiz kalmayan vicdan sahibi insanlara selam olsun.” ‘Büyük Filistin Yürüyüşü’ yapılan duanın ardından sona erdi.

Editör: Fatih Akbaş