GÜNCEL

‘Bütün antidemokratik müdahaleleri reddediyoruz’

Hak-İş ve Hizmet-İş Çorum Şube Başkanı Mustafa Köroğlu 28 Şubat Darbesi’nin 27’nci yıldönümü nedeniyle yazılı açıklama yaptı.

Hak-İş ve Hizmet-İş Çorum Şube Başkanı Mustafa Köroğlu 28 Şubat Darbesi’nin 27’nci yıldönümü nedeniyle yazılı açıklama yaptı.

Darbe, muhtıra ve başka kılıflara bürünmüş bütün antidemokratik müdahaleleri reddettiklerini ve nefretle lanetlediklerini Mustafa Köroğlu, yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi:

“28 Şubat, Türk demokrasi tarihine bu ülkenin gerçek sahiplerinin tasfiye edilmeye çalışıldığı bir süreç ve kara bir leke olarak geçmiştir. İnsan onuru ve haysiyetinin ayaklar altına alındığı bir süreç bütün dünyanın gözleri önünde yaşanmıştır. Başörtülerinden dolayı üniversite kampüslerine alınmayan, coplanan, yerlerde sürüklenen, ikna odalarına alınan kız öğrencilerin, kendi ülkelerinde eğitim hakkı ellerinden alınmıştır. Kadınların başörtülerinden dolayı kamuda çalışma hakkı ellerinden alınmış, ehliyet ve pasaport dahi verilmemiştir. 
İnsanlık onurunun ayaklar altına alındığı ve bütün dünyanın gözleri önünde yaşanan bu utanç verici duruma maalesef bir kısım işçi, işveren ve meslek kuruluşları ile sözde STK’lar sessiz kalmış, hatta bu sürecin taşeronluğunu yapmıştır. Bazı sivil toplum örgütleri yine kendi deyimleriyle oluşturdukları “Beşli Çete” ile üyeleri olan işverenlere, esnafa ve emekçilere ihanet etmiştir. 28 Şubat darbesinde sendikaların kullanılması maalesef büyük bir utanç olarak sendikal tarihimize geçti.  28 Şubat darbesine destek veren bütün kesimlere, kurumlara, aktörlere yargı önünde hesap sorulmadığı, sorulamadığı için 28 Şubat darbesi ile tam olarak hesaplaşılamamıştır. Bu durum bizi demokrasimizin geleceği açısından hala endişelendirmeye devam etmektedir.

Hak-İş Konfederasyonu, 48 yıllık tarihi yürüyüşünde darbelere, olağanüstü dönemlere, demokrasiye yönelik bütün müdahalelere karşı demokrasiden, milli iradeden, halktan ve özgürlükten yana tavır almıştır. Hak-İş, 28 Şubat sürecinde demokrasi ve milli iradeden yana göstermiş olduğu tavırdan dolayı ağır bedeller de ödemiştir. 
28 Şubat döneminde darbecilerin brifinglerine katılmayan Hak-İş’in önüne türlü engeller çıkartılmıştır. Sendikalarımız tek tek tasfiye edilmek istenmiş, bazı işkollarında bu tasfiye gerçekleştirilmiştir. Hak-İş o dönem bir yalnızlığa itilmek istenmiş, ama her şeye rağmen Hak-İş, Milli Güvenlik Kurulu kararlarına ilk tepki gösteren ve darbecilerle iş birliği yapanlara asla eklemlenmeyen bir duruş sergilemiştir. 
Hak-İş, Türkiye’deki darbe ve bütün antidemokratik girişimlere karşı onurlu bir direniş gösteren tek işçi örgütü olmuştur. Hak-İş, 28 Şubat sürecinde milli iradeden yana olan tavrı ile Türk demokrasisi ve sendikal hareketinin onurunu kurtarmıştır. Bu bizim için büyük bir onur ve gururdur. 

Hak-İş, 15 Temmuz hain darbe girişimi gecesi de millet iradesinden yana tavır almış, demokrasi yolunda şehit ve gaziler vermiştir. 15 Temmuz gecesi darbeye karşı tankların, tüfeklerin ve silahların karşısında göğsünü siper eden kahraman halkımız, bundan sonra da hiçbir darbe girişimine müsaade etmeyeceğini net bir şekilde ifade etmiştir. 

Hak-İş olarak, darbelerin yıldönümlerini demokrasimize sahip çıktığımız ve millet iradesinin önemine dikkat çektiğimiz günler olarak görüyoruz. Demokrasinin ve Cumhuriyetimizin kıymetini, Filistinli kardeşlerimizi dinleyince bir kez daha görüyoruz. Tüm dünyanın gözü önünde katil ve Siyonist İsrail tarafından mazlum ve masum insanlar katlediliyor. Kendi topraklarında sürgün hayatı yaşamaya zorlanarak soykırıma maruz kalıyorlar. Gazze başta olmak üzere dünyanın her yerinde demokrasinin hakim olmasını, insanların kendi kaderlerini tayin edebilecekleri demokratik özgürlükleri ellerinde bulundurmaları gerektiğine inanıyoruz. Filistinli kardeşlerimizin de demokratik haklarının sonuna kadar kullanabilecekleri, özgür ve bağımsız Filistin Devletinin kurulmasını istiyoruz.

Hak-İş olarak, Türkiye’de demokrasinin askıya alındığı bütün süreçlerin çalışanların ve emekçilerin kaybetmesine neden olduğuna dikkat çekiyor, Cumhuriyetimizin 100. yılında Türkiye Yüzyılı vizyonu ile ortaya konulan hedeflere emin adımlarla ilerleyeceğini, nereden gelirse gelsin her türlü darbeye ve başka kılıflara bürünmüş antidemokratik müdahalelere dün olduğu gibi bugün de karşı olduğumuzu bir kez daha ilan ediyoruz.”