BORSADA BİLANÇO SEZONU BAŞLADI

Borsa İstanbul 100 Endeksi, geçtiğimiz haftayı %1,31 yükselişle 8.908 TL seviyesinden tamamladı. En yüksek getiriyi %5,99 ile faktöring sektörü sağlarken, menkul kıymet yatırım ortaklığı ve metal ana sektör endeksleri en negatif kapanışları gerçekleştirdi.
Türkiye ve küresel ekonomideki güncel gelişmeler, gelecekteki ekonomik göstergelere dair geniş bir perspektif sunuyor. Hazine ve Maliye Bakanlığı'nın eylül ayında açıkladığı verilere göre, Türkiye'nin brüt borç stoku 8,65 trilyon TL seviyesine ulaştı. Bu borcun 3,56 trilyon TL'si Türk lirası, 5,09 trilyon TL'si döviz cinsindendir. Aynı dönemde, Hazine alacakları 25,7 milyar TL olurken, en yüksek payı 10,8 milyar TL ile mahalli idareler aldı.
New York'taki Global Düzenleyici Forumu'nda konuşan Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Fatih Karahan, verinin hızla yayılmasının piyasa oynaklığını artırdığını ve duygusal tepkilerin etkisiyle piyasa verimliliğinin etkilendiğini vurguladı. ABD temasları kapsamında Karahan, %25'lik asgari ücret artışının enflasyon görünümüyle uyumlu olduğu mesajını da yatırımcılara iletti.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, 2023 yılı bütçe giderlerinin 6,59 trilyon TL, gelirlerin 5,21 trilyon TL olduğunu ve bütçe açığının 1,38 trilyon TL ile GSYH'nin %5,2'sine ulaştığını açıkladı. 2025 yılı içinse bütçe giderlerinin 14,73 trilyon TL, bütçe gelirlerinin ise 12,8 trilyon TL olarak hedeflendiğini belirtti.
Uluslararası Para Fonu'nun (IMF) Global Ekonomik Görünüm Raporu'nda, Türkiye'nin 2024 büyüme tahmini %3,6'dan %3'e, 2025 tahmini %3,2'den %2,7'ye indirildi. 2029 için ise büyüme beklentisi %3,9 olarak güncellendi. TÜİK'in açıkladığı verilere göre, tüketici güven endeksi ekim ayında %3 artarak 80,6'ya yükseldi ve son 16 ayın en yüksek seviyesine ulaştı. Bu artış, geleceğe yönelik olumlu beklentilerle desteklendi.
Merkez Bankası'nın döviz rezervleri, 18 Ekim haftasında 157,4 milyar dolardan 159,4 milyar dolara yükseldi. Net rezervler ise 58,3 milyar dolardan 60,7 milyar dolara çıktı. Swap hariç net rezervler 40,5 milyar dolara ulaşırken, aynı hafta kur korumalı mevduatlar 1,41 trilyon TL'ye düşerek 11 haftanın en hızlı gerilemesini yaşadı. Hisse senedi piyasasında yabancı yatırımcılar 73,6 milyon dolarlık net satış gerçekleştirirken, tahvilde 115,7 milyon dolarlık net alım yapıldı.
Çin, ekonomik büyümeyi desteklemek ve konut piyasasındaki krizi hafifletmek amacıyla bir yıllık borç verme faiz oranını %3,35'ten %3,1'e, beş yıllık faiz oranını %3,85'ten %3,6'ya indirdi. Kasım ayında açıklanacak teşvik paketinin 1 trilyon doları aşması bekleniyor.
ABD işgücü piyasası da gündemdeydi. Çalışma Bakanlığı verilerine göre, 19 Ekim haftasında işsizlik maaşı başvuruları 15 bin azalarak 227 bine düştü. Bu düşüş, işgücü piyasasının dayanıklılığına işaret ederken, Fed'in agresif faiz indirimlerinden kaçınabileceği beklentisini güçlendirdi. Avrupa Merkez Bankası (AMB) Başkanı Christine Lagarde, dezenflasyon sürecinin sürdüğünü belirtti ancak faiz indirimleri konusunda temkinli olacaklarının altını çizdi. IMF, artan jeopolitik belirsizliklerin dünya genelinde kısa vadeli riskleri artırdığını vurgularken, Bank of America CEO'su BrianMoynihan faiz indirimlerinin ölçülü yapılması gerektiğine dikkat çekti.
Çin Devlet Başkanı ŞiCinping ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in BRICS Zirvesi'nde işbirliğini derinleştirme kararları, enerji ve teknoloji gibi stratejik sektörlerde yeni projelerin önünü açacak. Japonya'da ise ekim ayında İmalat Satın Alma Yöneticileri Endeksi (PMI) 49,0'a gerileyerek daralma eşiğinin altına indi. Japonya Merkez Bankası (BoJ) Başkanı KazuoUeda, gevşek para politikasına devam edeceklerini ve faiz artışlarının zaman alacağını belirtti. ABD seçimleri de yaklaştıkça ekonomik beklentileri şekillendiriyor; son anketlerde Cumhuriyetçi aday Donald Trump ve Demokrat rakibi Kamala Harris %48 ile başa baş gidiyor.
ABD Michigan Üniversitesi ekim ayı tüketici güven endeksi, yukarı yönlü revize edilerek 70,5'e yükseldi. ABD Başkanı Joe Biden, faiz oranlarının tüketici güvenine etkisini yakından takip ederken, Türkiye ve küresel ekonomide belirsizliklerin artması ihtiyatlı bir ekonomi yönetimi gerektiriyor.
Altın piyasasında ise Çin'in teşvik paketinin olumlu etkileri gümüş başta olmak üzere pek çok emtiada yükseliş yarattı. ABD'de 5 Kasım seçimlerinin getirdiği belirsizlik riskli varlıklarda talebi sınırlarken, emtia fiyatlarındaki artışa katkı sağladı. ABD Merkez Bankası (Fed) ve Avrupa Merkez Bankası'nın (ECB) faiz indirimleri de altına olan talebi destekledi. Citi'nin güncellenen tahminlerine göre ons altın için üç aylık hedef fiyat 2700 dolardan 2800 dolara, bir yıllık hedef fiyat ise 3000 dolara çıkarıldı. Ayrıca, Citi ons gümüş için bir yıllık hedef fiyatını 40 dolar olarak belirledi.