Çorum Belediyesi 27 Şubat 2011 yılında hayatını kaybeden Türk siyasetinin önemli isimlerinden Prof. Dr. Necmettin Erbakan’ı anma etkinlikleri kapsamında, “Erbakan Hocadan 28 Şubat’a Uzanan Yol” konulu konferans düzenledi.
Turgut Özal Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen konferansa konuşmacı olarak Prof. Dr. Ahmet Şimşirgil katıldı.
Ulu Cami İmam Hatibi Mustafa Karahan’ın Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başlayan konferansta konuşan Prof. Dr. Ahmet Şimşirgil, 28 Şubat post-modern darbesine giden yol ve o dönemde yaşananlar hakkında bilgiler verdi. Prof. Dr. Ahmet Şimşirgil, konuşmasında Türkiye’nin özellikle son 15 yılda yaşadıkları ve gelinen noktaya da vurgu yaptı.
Erbakan Hocanın 1990’lı yılların başından itibaren büyükşehir belediyelerini almaya başlayıp yaptıkları hizmetlerle de vatandaşlardan daha çok ilgi görmeye başlayınca dönemin zinde güçlerinin 28 Şubat sürecinin yollarını döşemeye başladıklarını belirten Prof. Dr. Ahmet Şimşirgil, “O dönemde zinde güçler tarafından yapılan tüm saldırılara rağmen en yüksek oyu alarak birinci oldu. Bu sefer Erbakan’ı bitirmek için tam manası ile harekete geçtiler. Önceki dönemlerde darbeleri bizzat kendisi yapan asker bu sefer direkt kendi hareket etmedi. Sendikaları, medyayı, FETÖ’yü yani o dönemin tüm zinde güçlerini kullandı. Erbakan, başta 28 Şubat maddelerini imzalamadı ancak daha sonra kısmen imzaladı. Sonra parti kapatma davası açıldı. Hükümet yıkıldı. O dönem tam 6 milyon fişleme yapıldı. Ben o dönem akademisyendim ve eşim başörtülü olduğu için hastaneye gidemiyordu. ‘Başını açta gel’ diyorlardı. İmam hatiplerle mücadele ettiler. 28 Şubat post-modern darbesinin Türkiye’ye maliyeti 381 milyar dolardır” dedi.
‘15 YILDA 100 YILDA YAŞANACAKLARI YAŞADIK’
28 Şubat post-modern darbesinden sonra Türkiye’nin 17-25 Aralık, Gezi ayaklanması, 15 Temmuz hain darbe girişimi, pandemi ve Kahramanmaraş depremlerini yaşadığını kaydeden Prof. Dr. Ahmet Şimşirgil, “Türkiye son 15 yılda 100 yıllık bir sürede yaşanacak hadiseleri yaşadı. Eğer tüm bunları bir Avrupa ülkesi yaşasaydı ayakta duramazdı. Ülkemiz tüm bunlara rağmen ayakta sapasağlam duruyorsa böyle bir iktidar olduğu içindir. Erbakan’ın ağır sanayi hamlesi, yerli ve milli üretim sözleri günümüze ilham oldu. Bu ülkeyi imam hatipliler kurtardı. Şuan tarih yaşıyoruz. Türkiye Dünyanın üç büyük ülkesinden birisi olacak. Gelecek bizimdir ancak 28 Şubatları unutmayalım çünki alınacak dersler çoktur” ifadelerini kullandı.
‘MÜNAZARANIN YERİNİ TARTIŞMA ALDI ÜSLUP SERTLEŞTİ’
Türkiye’de artık münazaranın yerine tartışmanın geçmesi ve dilin sertleşmesinden duyduğu endişeyi dile getiren Şimşirgil, sözlerini şu ifadelerle tamamladı:
“Türkiye’de 2010 yılında yaşanan hadiseler bizi karpuz gibi ikiye böldü. Biz burada hakkın ve haklının tarafında olmak durumundayız. Tenkidi ilmi olarak yapmalıyız. Tartışma ilmi bir zeminde olmayınca kavgaya dönüşüyor. Münazara ilmini kaybettik. Dil çok sert ve bu halkada yansıyor. Münazara dilinden tatlılıktan vazgeçmemek lazım. Ama bunu kaybettik.”
Konferansın sonunda Prof. Dr. Ahmet Şimşirgil’e günün anısına çiçek takdim edildi.
